Tiyatrolar kentinde gezinti..

Serpil Gogen/ Londra

TİYATROLAR ve müzikaller, Londra'da olmanın, hiç tartışmasız, en güzel yanlarından biri.. Ama yıllardır, yurtdışında tiyatro izlerken keyif ve hüznü bir arada yaşıyor, insan.. Bu eserleri, bu güzellikte, hatta zaman zaman daha da başarılı bir biçimde ülkemizde izlemez miydik, biz? Şimdi o tiyatrodan, o müzikallerden ne kaldı, geriye? Ne yazık.. Kültür Bakanlığı yıllardır elinin altındaki değerlere ulaşıp sahip çıkamıyor, bir türlü.. Devlet Tiyatrosu, maalesef, eski günlerine dönemiyor. Gençler ise, bırakın klasik tiyatroyu, sanat değeri olan birçok eserden, tiyatrodan bihaberler..
"Fiddler on the Roof", ya da "Damdaki Kemancı".. Dünyanın en ünlü müzikallerinden biri.. On kez, sinemanın Oscar'ı veya müziğin Grammy'siyle eş değerde olan, sahne üzerinde "mükemmeliyet"i sembolize eden Tony Ödülleri'ne aday gösterilip dokuzunu alan müthiş performans.. Harika dekor, harika müzik, harika oyun.. Ankara'da da öyle değil miydi?..
Cüneyt Gökçer hepimizi büyülememiş miydi, Tevye olarak? Chagall'ın ünlü tablosu adeta canlanmamış mıydı, sahnede?
20. Yüzyıl başlarında Çarlık Rusya'sında yaşadıkları topraklardan sürülen Yahudi ailelerinin hikâyelerini izlerken Anatevka'nın sıcaklığı hepimizi sarmamış mıydı? Hüzün ve gıptayla seyrettim.
"Lord of the Rings", "Yüzüklerin Efendisi" .. Filmi hiç sevmediğim halde meraktan gittik. Fantastik dekoru ve aksiyonları bilgisayar efektleriyle inanılmaz boyutlara getirilmiş, etkisi hâlâ zihinlerde canlı olan, hatta TV'lerde izlenen bir filmi sahneye nasıl uyarlamışlar ya da uyarlamaya cesaret etmişler, görmek istedim. Ve gözlerime inanamadım.
Böyle bir performans, böyle bir teknoloji, ışık, dekor, kostüm.. Salonda fırtınalar, rüzgârlar, kar.. Sahne zemininin her noktası, her an farklı biçimlerde hareket ederken, dağları tepeleri aşan, salona izleyiciler arasına yayılan oyuncular..
Son oyun "Shadowlands".. 1992'de Anthony Hopkins'in başrol oynadığı, 1994 ya da 95'te "Gölge Topraklarda" adıyla, ülkemizde gösterilen film.. İrlandalı yazar C. S. Lewis'le Amerikalı kadın şair Joy Davidman'in hüzünlü aşklarını konu alan gerçek hikâye.. İngiltere'de tiyatro ve sinema dendiğinde en öne çıkan, tanınmış aktör Charles Dance başta olmak üzere, öyle bir oyun sergileniyordu ki, hep geçmişi, kültür ve sanat kenti Ankara'yı, izlediğim benzer oyunları hatırlayarak bir kat daha hüzünlendim. Bizim belleğimizde yer eden "tiyatro" buydu, işte!.