kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Şubat 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERGUN BABAHAN

Öldüğüyle kalmak

İstanbul'un göbeğinde bir bina havaya uçtu, herkes suçu başkasının üzerine atmaya çalışıyor.
Yarın yine benzer bir olay yaşayacağımızın açık göstergesi.
Çünkü Türkiye'de hesap sorma geleneği yok.
Depremden sonra söylenen kocaman lafları hatırlayın, sonra bütün deprem felaketinin nasıl sadece Veli Göçer isimli müteahhidin sırtına yıkıldığını düşünün.
Merak etmeyin burada da benzeri olacak.
Bir "günah keçisi" bulunacak, sonra her şeyin üstü örtülüp yaşama devam edilecek.
Ebru, Berna ve Erdem'in annesi Semra Bakkal, gözü açık gitmiş olacak.
4 yaşındaki Kıvanç'ın annesi Gülhan Çabuk da...
Yoksulun ölümünü kimsenin dertlenmediği bir ülkede yaşıyoruz maalesef.
Trafik kazasında, kazasında, maden göçüğünde topluca ölüyorlar, kimse dert etmiyor.
"Kimsesizlerin kimi olacağı" iddiasıyla işbaşına gelmiş bir partinin en çok da dert etmesi gereken konu bu oysa.
Onlar dert etmeyince, insanları bu ölüm atölyelerinde çalıştıranlar güç alıyor.
Görevlerini yapmayıp bu çağdışı binalarda insanların köle gibi çalıştırılmasına göz yumanlar da güç alıyor.
Çünkü yanına kâr kalacağını biliyor.
Çünkü yoksulun canının hesabını kimsenin sormayacağını biliyor.
Oysa insanın en kutsal hakkı, yaşam hakkı.
Bir devlet düzeni içinde yaşamasının, vergisini ödemesinin, kurallara uymasının, kimi haklarının kısıtlanmasını kabul etmesinin, ilk ve temel nedeni, yaşam hakkını garantiye almak.
Oysa burada toplumu oluşturan bireylerin bu hakkına saygı göstermiyoruz, sonra onlardan toplum kurallarına saygı göstermesini bekliyoruz.
Çağdaş bir devlet yurttaşlarının ölüsüne de sahip çıkan devlettir.
Çağdaş bir devlette böyle ölümlerin sorumluları derhal bulunur, afişe edilir ve hesabı sorulur.
Azgelişmiş ülkelerde ise insanlar ölür ve unutulur.
Türkiye'nin 500 milyar dolarlık ekonomisi olması önemli değildir, 100 milyar dolardan 500 milyar dolara gelmiş olmasına rağmen insanının yaşam hakkına bakışında değişiklik olmaması önemlidir.
Ölçü buradadır ve Türkiye bu ölçüyle hep sınıfta kalmaktadır.