Farklı katsayı sorunu tartışılıyor

Pazar akşamı SU TV'de "Basın Merkezi" programında eğitim sistemimiz tartışıldı. Öncelikle programında eğitim sorunlarına yer veren değerli dostum Sırrı Çağlar ile konuk olarak katılan ve soruları açık yüreklilikle yanıtlayan Milli Eğitim Bakanımız Hüseyin Çelik'i kutlarım. "Meslek lisesi öğrencilerine yalnızca kendi alanlarındaki meslek yüksekokullarını seçtiklerinde ek puan veriliyor. Yine bu okullarda kendi alanını takip eden fakülteler seçildiğinde de ek puan verilmelidir. Bu gençlere haksızlık yapılmıyor mu?" sorumun yanıtında; Bakan Çelik'le aynı eğitim çizgisinde olduğumuzu görmem, beni mutlu etti.
Meslek liselerindeki uygulamaya kesinlikle katılmıyorum. Büyük haksızlık olarak görüyorum. Meslek lisesi öğrencilerine "Siz dört yıllık yükseköğretim programlarını seçmeyin" deniyor. İnsanların eğitim özgürlüğü olmalı. Siz hangi tür okulda okursanız okuyun, mezun olduğunuzda istediğiniz bölümler olacak. Herkes kendini bu öğrencilerin yerine koysun. Genç 13-14 yaşlarında ilgi, istek, yeteneklerini ve kendini tanımadan ailelerinin isteği doğrultusunda meslek lisesine gönderiliyor. Bu çocuğun, belli yaşa geldiğinde tercihi değişebilir. Bu defa aile ile çocuk karşı karşıya gelmiş olur. Genç istemediği halde okuduğu o meslek dalında hayat biçimini zorla belirlemiş oluyor. Bu gençleri bugün dışlarsak, yarın onlar da bu mutsuzluklarını ülkeye ve sisteme mal edecek. Mutlu olacakları geleceği sunmak ve bu çocukları kazanmak bizim görevimiz. Okul türlerinin yüzde 35'ini meslek liseleri oluşturuyor. Bunun sadece yüzde 4'ü imam hatip liseleri.
Tamam, amaç öğrencileri alanlarına yönlendirmek. Bu düşünceye ülkemizin kaliteli ara elemana ihtiyacından dolayı katılıyorum. Ancak üniversiteye giriş sisteminde kullanılan katsayılar neredeyse onlara "Siz 4-5-6 yıllık fakülteleri kazanmayın" mesajını veriyor. Artı şu noktayı kesinlikle atlamayalım. ÖSS bir sıralama sınavı. Kim daha çok net yaparsa, o kazanıyor. Zaten meslek lisesi öğrencisi müfredattan dolayı, soruların çıktığı ana dersleri yeterli görmüyor. Kısacası bu mağdur gençler bir taraftan puan, bir taraftan bilgi kaybıyla eziliyor. Bu gençlere yapılan haksızlık değil de nedir?

Alan takibi fakülteler
Üniversite giriş sisteminde yapılacak değişiklik çok basit. Meslek lisesi öğrencisi; "kendi alanıyla ilgili" 4 yıllık fakülteleri (mesleki ve teknik öğretmenlik gibi...) tercih ettiğinde, Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanları 1.04 katsayısıyla, "yine kendi alanlarındaki" 4-5-6 yıllık fakülteleri (Bilgisayar alanı Bilgisayar Müh., Muhasebe alanı İşletme-İktisat, Turizm alanı Turizm İşletmeciliği, İletişim alanı Gazetecilik, radyo-tv gibi...) tercih ettiğinde, Ağırlıklı Ortaöğretim Puanları 0.8 katsayısıyla, "kendi alanı dışındaki" seçimlerinde ise 0.3 katsayısıyla değerlendirilebilir.
Geçtiğimiz hafta gazetelerde yer alan "Meslek yüksekokulları mezunlarına kısa askerlik" haberini okuyan MYO öğrencileri umutlandı. Burada Bakan Hüseyin Çelik'in gayretlerini göz ardı etmemeliyiz. Milli Savunma Bakanlığı ile, "MYO mezunu 12 veya 10 ay askerlik yapabilir mi" diye ayrıntılar tartışılıyor.
Mesleki liseleri ile ilgili tek problem, şüphesiz katsayı problemi değil. Mesleki eğitimi ayağa kaldırmak, çarpıklığı giderebilmek için, sorumlu insanlarımızın, meslek liselerinde ve MYO'larda hangi programlara ihtiyaç olduğu konusunda İSO, TOBB, TÜSİAD ve sivil toplum kuruluşlarının fikrini alması gerekiyor. Önümüzdeki günlerde YÖK Genel Kurulu toplanacak. 1998'de nasıl bir ortak kararla katsayı değiştirildi ise, bu sefer de katsayı farkına son verilebilir. Duyumlarıma göre yaklaşık 1.2 milyon meslek lisesi öğrencisini ilgilendiren farklı katsayı uygulamasının kaldırılmasını bazı YÖK üyeleri de destekliyor. Sayın Bakanım, haksızlıklara dur diyecek bilgi ve cesarete sahipsiniz. İşte sıkıntılarıyla, kaygılarıyla meslek lisesi öğrencilerinin çektiği zorluklar. 2008-ÖSS uygulanmadan, kısacası iş işten geçmeden bu gençlere yardımcı olmanızı diliyorum.