Velilere "zayıf karne"uyarısı
Yarıyıl tatili 25 Ocak'ta başlayacak. Öncesinde ise uzmanlar "intihar", "evden kaçma" gibi her yıl yaşanan durumların bu yıl da yaşanmaması için velileri, zayıf karne getiren çocuklarına karşı "ilgili" davranmaları konusunda uyarıyor.
Gazi Üniversitesi Çocuk Psikiyatrisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Şenol yaptığı açıklamada kötü karne getirdiği için sevgi yetersizliği, yanlış tutumlar ve ilgisizlik gibi olumsuz durumlarla karşılaşan çocuk ve gencin kendine olan güveninin de tehlikeye girdiğini söyledi. Kötü karne ile karşılaşan velilerin "Neden zayıf getirdin" sorusuyla sıkıntılı dönemin başladığını ifade eden Şenol, şöyle dedi:
"Böylece bilgi edinmede zorluk çeken çocuğun, öz saygı geliştirmesi ve kendine güveni de tehlikeye girmektedir. Bu ise farklı gelişim dönemindeki çocuk ve gençlerde, beklenmedik davranışların sergilenmesine yol açmaktadır. Anne baba tepkileri ya da içinde bulundukları bu olumsuz duygular nedeniyle çocuk ve gençler zaman zaman medyadan da izlediğimiz üzücü sonuçlara yol açan davranışlar sergilemektedirler."
Prof. Dr. Şenol, her çocuğun içinde bulunduğu gelişim dönemine ve yeteneğine göre başarısının değişebileceğini söyledi. Ebeveynlerin eğitim yılı içinde okul ve öğretmen ile yeterince işbirliği yaptığı takdirde, çocuğun sınıf içindeki düzeyini ve nasıl bir karne alacağının da tahmin edilebileceğini belirten Şenol, "Bu nedenle başarısızlık durumunda sonuçtan çok bu sonuca nasıl gelindiğinin değerlendirilmesi önemlidir" diye konuştu. Prof. Dr. Selahattin Şenol, ayrıca çocuğun bireysel kapasitesinin göz önüne alınarak yeteneklerine uygun, ulaşılabilir beklentiler geliştirilmesi gerekliliğinin altını çizdi.
BAŞARISIZ KARNE İLE KARŞILAŞAN AİLE ÜZÜNTÜYÜ BİTİRİP ÇÖZÜM ÜRETMELİ
Prof. Dr. Selahattin Şenol, çocuğu kötü karne getiren velilere seslenerek "Başarısız bir karne ile karşılaşan aile ve çocuğun yaşadığı üzüntüleri bitirip, böyle bir sonucu yeniden yaşamamak için birlikte nedenleri gözden geçirmeleri ve çözümler üretmeleri gerekmektedir" dedi. Şenol, ailesinin ya da anne babasının sevgisini bilen ve onlar tarafından benimsenen çocuk ve ergenlerin bu üzüntüyü kısa sürede atlatıp, işbirliği yaparak başarılı olacaklarını belirtti.
Burada önemli olanın, anne ve babanın çocuğun dışındaki nedenleri ele alarak, çocuğun dikkatini sorumluluklarına çekmek olduğunu kaydeden Prof. Dr Şenol, "Böyle bir sorumluluğu çocuğuna vermeyen anne babanın tüm çabalarının sonuçsuz kalacağını unutmamalıyız. Çocuklarımız şu anda bu eğitim döneminin sonuna geldiler, bir dönem tamamlandı ve yeni bir dönem için dinlenmeyi hakkettiler" dedi.
YARIYIL TATİLİNDE DERS ÇALIŞMAYA ARA VERİLMELİ
Uzmanlar tatil ile birlikte çocuk ve ergenlerin ruh sağlığı konusunda da birçok uyarıda bulunuyorlar. Özellikle kötü karne getiren çocuk ve ergenlerin ders çalışmak yerine derse ara vermesi gerekiyor. Prof. Dr. Selahattin Şenol, tatil dönemlerinde spor yapılmasının çocuk ve ergenler için büyük yararı olduğunu belirtti.
Ruh sağlığı açısından tatilin anlamını yetişkinlerin belirlediğini ifade eden Şenol,"Ödevler ya da ders çalışma konusunda zorlanmaları, onların bir dinlenme süresi geçirmeden yorgun bir şekilde okula başlamasına ve derslerle ilgili bıkkınlığa yol açabilmektedir. Bu nedenle ders çalışmaya ara verilmesi ve çocuğun okulunu, öğretmenlerini ve arkadaşlarını özlemesi sağlanmalıdır" dedi.
Tatillerin aile içi ilişkileri yakınlaştırma ve birlikte geçirilen zamanı artırma yönünden de önemli olduğunun altını çizen Şenol, özellikle çalışan anne ve babaların izin dönemlerini çocuklarının tatil döneminde kullanmasının sınırlı aile içi etkileşimi arttıracağını belirtti. Şenol ayrıca aile üyelerinin hep birlikte geçireceği bu tatil dönemlerinin iletişim, çocuklarına model olma, onları tanıma ve gelişimlerini görebilme açısından yararı olacağını da sözlerine ekledi.
(ANKA)
Yayın tarihi: 20 Ocak 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/20//haber,18CCFA1B570148AA9B8645A37028C78C.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.