İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Ulusal 100 Endeksi, günü ortalama yüzde 2,55 düşüşle tamamladı.
İMKB Ulusal 100 Endeksi ikinci seansta 86,50 puan artarak 49.093,83 puandan kapandı.Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 0,18 değer kazandı. Böylece Endeks 13 Eylül 2007 tarihinden sonra ilk kez 50.000 puanın altında bir kapanış yapmış oldu.İlk seanstaki 1.370,01 puanlık düşüş dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 1.283,51 puan geriledi.Hisse senetlerinin günlük ortalama değer kaybı yüzde 2,55 oldu.
A Yatırım Yurtiçi Piyasalar Yönetmeni Yavuz Akpınar, gelen veriler ve dataların genel olarak moral bozukluğunu sürdürdüğünü belirtti.Akpınar, Borsada açılıştan itibaren yaşanan düşüşü değerlendirdi.
Citigroup'un dün zarar açıklamasının beklenen bir şey olmasına karşın moralleri bozduğunu ifade eden Akpınar, beklentiler doğrultusunda gelen ÜFE rakamları ve kötü perakende satış rakamlarının ABD ve diğer dünya
piyasalarını etkilediğini söyledi.
Akpınar, Dow endeksinin 12.500 destek seviyesinin hemen üzerinde olduğunu ve ABD'de açıklanacak olan ve zarar beklenen finans sektörü şirketlerinin bilançolarından sonra Dow endeksinin 12.350 seviyesine doğru hareketlenebileceği görüşünü aktardı.Gelen veriler ve dataların genel olarak moral bozukluğunu sürdürdüğünü dile getiren Akpınar, ABD'de açıklanacak TÜFE oranının beklenen seviyelerde olmasının ve FED'in erken bir faiz indirim kararı almasının bir miktar daha tepki yarabileceğini söyledi.Akpınar, İMKB bileşik endeksinde 48.500 seviyelerinin önemli seviyeler olduğunu, 50.200-50.400 seviyelerinin direnç olarak değerlendirilebileceğini belirterek, sonraki 2-3 haftalık dönemde 52.000 seviyelerine gelinebileceğini kaydetti.Bu tür durumlarda fiyatlandırmaların önceden yapıldığını dile getiren Akpınar, "Bu ne kadar sürecek? Önemli olan bu" değerlendirmesinde bulunarak, "yukarı doğru tepkilerde satışların da mutlaka geleceğini" ifade etti.
*"Bu rekor zarar dünyayı sarar" haberini okumak için tıklayınızYILBAŞINDAN BU YANA 5 BİN PUAN GERİLEDİ
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB), yılbaşından bu yana 5 bin puanın üzerinde geriledi. 31 Aralık 2007 tarihinde 55.538,13 puandan kapanan İMKB Ulusal 100 endeksi, 15 günlük süreçte 5.160,79 puanlık düşüşle 50.377,34 puana kadar geriledi. Endeks, bu seviyede yüzde 9,29 değer kaybetti.
Bu dönemde banka şirketlerinden oluşan mali endeks yüzde 11,25, hizmetler endeksi yüzde 7,17 ve sanayi endeksi yüzde 4,23'lük düşüşlerle yatırımcısını zarara uğrattı.
15 günlük süreçte en çok değer kazanan hisseler yüzde 27,43 ile Petrokent Turizm, yüzde 23,67 ile Öz Finans Faktoring, yüzde 15,89 ile Türkiye Kalkınma Bankası, yüzde 15,28 ile Alkim Kimya ve yüzde 14,79 ile Bagfaş oldu.
Vakıf Finansal Kiralama yüzde 50,07, Finans Finansal Kiralama yüzde 24,70, Dentaş Ambalaj yüzde 23,75, Ege Plast yüzde 21,26 ve Penguen Gıda yüzde 20,00'lik düşüşlerle yatırımcısına kaybettirdi.
ALTIN KAZANDIRDIYıl sonunda 210 YTL olan Cumhuriyet altını ise dün itibariyle 223 YTL'ye kadar yükseldi. Parasını Cumhuriyet altınında değerlendiren yatırımcılar 15 günde yüzde 6,19 oranında getiri sağladı.
Bu süreçte 2,345 YTL'den 2,2750 YTL'ye gerileyen İngiliz Sterlini yüzde 2,99, 1,1700 YTL'den 1,1490 YTL'ye gerileyen dolar yüzde 1,79 ve 1,7160 YTL'den 1,7120 YTL'ye gerileyen avro yüzde 0,23 oranında değer kaybetti.
GÖZLER MERKEZ BANKASI'NIN FAİZ TOPLANTISINDA
Para Politikası Kurulu'nun yarın yapacağı toplantıdan çıkabilecek yeni bir faiz indirimi kararı, faizde dünya ile aradaki büyük marjın kapanmasına yetmeyecek.
Dünyanın en yüksek faizini vererek, rekor tutarlarda "sıcak para" çeken Türkiye'nin, son üç aydır yaptığı indirimlerle yüzde 15.75'e çektiği gecelik faiz oranında dünya ile arasında hala oldukça büyük bir marj bulunuyor.
Merkez Bankası'nın 18 Eylül'de gittiği 0.25 puan ve 16 Ekim, 14 Kasım ve 13 Aralık'ta yaptığı 0.50'şer puanlık indirimler Türkiye'nin, dünyada merkez bankası gecelik borçlanma faiz oranında şampiyonluk konumunu değiştirmedi. Banka'nın Eylül'den bu yana gerçekleştirdiği toplam 1.75 puanlık indirimlere rağmen Türkiye, yüzde 15.75 oranıyla gecelik faizde rekortmenliğini sürdürüyor.
DÜNYANIN FAİZİ KAÇ?ANKA'nın belirlemelerine göre Merkez Bankası gecelik faiz oranında, belli başlı ekonomiler içinde Türkiye'yi yüzde 13.30'la İzlanda, yüzde 11.25'le Brezilya, yüzde 11'le Güney Afrika izliyor.
Diğer belli başlı ekonomilerde ise söz konusu oran yüzde 10'un altında bulunuyor. Mısır'da yüzde 8.75, Yeni Zelanda'da yüzde 8.25, Hindistan'da yüzde 7.75 ve Macaristan'da yüzde 7.5 olan söz konusu oranın, Çin'de yüzde 7.47, Avustralya'da yüzde 6.75, Hong Kong'da yüzde 5.75, İngiltere'de yüzde 5.50, Norveç'te yüzde 5.25 olduğu belirlendi.
Merkez Bankası gecelik faizi Güney Kore'de yüzde 5, ABD, Kanada ve Slovakya'da yüzde 4.25 olarak uygulanıyor.
Avrupa Merkez Bankası ile İsveç Merkez Bankası'nın yüzde 4 olarak uyguladığı faiz oranı, Çek Cumhuriyeti'nde yüzde 3.50, Tayvan'da yüzde 3.38, İsviçre'de yüzde 2.75 düzeyinde. En düşük faiz oranı ise yüzde 0.5 ile Japonya'da bulunuyor.
PİYASALARIN İNDİRİM BEKLENTİSİMerkez Bankası bünyesindeki Para Politikası Kurulu, Banka'nın İstanbul'a taşınması tartışmaları arasında, yarın toplanarak, gecelik faiz oranlarının düzeyine ilişkin karar verecek. Piyasalarda 0.25, 0.50 ve 0.75 puanlık indirim beklentileri konuşulurken, ağırlıkla dillendirilen beklentilerin 0.50 puan üzerinde yoğunlaştığı görülüyor. Bu da gecelik faizin yüzde 15.25'e inmesi anlamına geliyor.
BEKLENTİ ANKETİNE GÖRE ARTIRIM BEKLEYEN DE VARMerkez Bankası'nın mali ve reel sektördeki karar alıcılarla gerçekleştirdiği "Beklenti Anketi"nde ise para piyasası gecelik faiz oranında Ocak ayı düzeyine ilişkin değişik sonuçlar ortaya çıktı. Ankete katılanlar gecelik faiz düzeyine ilişkin yüzde 15'le yüzde 16.25 arasında değişen beklentiler ortaya koydular. Buna göre mali ve reel sektör temsilcilerin 0.75 puanlık inidirimle 0.50 puanlık artırım arasında arasında değişen beklentileri olduğu belirlendi. Bu beklentilerin uygun ortalaması ise yüzde 15.43 olarak hesaplandı. Anket tekniğine göre hesaplanan söz konusu "uygun ortalama" 0.32 puanlık bir indirim anlamına geliyor.
Öte yandan, büyümedeki yavaşlamayı da dikkate alarak bir süredir "ölçülü" faiz indirimlerini devam ettiren Merkez Bankası'nın, enflasyondaki ivme nedeniyle, izleyen dönemde faiz indirimlerinde daha ihtiyatlı olacağı, sonraki Para Politikası Kurulu toplantılarından faiz indirimi kararı çıkmasının zorlaşacağı da ifade ediliyor.