Bozayıyı vurmasınlar

Av ve Yaban Hayatı Koruma, Geliştirme ve Tanıtma Vakfı, Doğa Derneği Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği ve Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Grubu ile WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), bozayılar için seferber oldu. Çünkü Çevre ve Orman Bakanlığı, 2007-08 Av Yılı kapsamında bozayı avı yapılmasına izin verdiğini açıkladı. Gerekçe ise bozayıların kırsal yerleşim birimlerindeki evcil hayvanlara, bahçelere ve diğer av hayvanlarına zarar veriyor olması. Çevreciler, uygulamanın gerek ulusal mevzuata gerekse Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırı olduğuna dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra Kara Avcılığı Kanunu'nun bozayıyı 'av hayvanları' arasına dahil etmemiş ve 'yaban hayvanı' olarak sınıflandırmış olduğunu da belirtiyorlar. Sivil toplum kuruluşlarının uyarısına göre de Türkiye, taraf olduğu Avrupa'nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi'yle de bozayıları koruma altına almayı taahhüt etmiş. Bozayılar ayrıca, Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme (CITES) kapsamındaki türler arasında sayılıyor. Örgütler bu nedenlerle, ulusal ve uluslararası mevzuata, bilime, ahlaka ve vicdana aykırı bu uygulamadan acilen vazgeçilmesini istiyor. Ayrıca Türkiye'deki ayılara yönelik detaylı ve güvenilir bir envanter olmadığından popülasyonun gerçekte artıp artmadığının da bilinemeyeceğine işaret ediyorlar. Beş ayrı çevre örgütünün bir diğer iddiasına göre ise, ayıların sayılarının artmış gibi görünmesi, aslında bu yaban hayvanlarının doğal yaşam alanlarının, çarpık kentleşme nedeniyle insanlar tarafından büyük oranda daraltılmış olmasından da kaynaklanıyor. Yani onlar için de artık yaşayacak yer kalmadı. Kuruluşlar son olarak, TÜBİTAK'ın vurulan ayıların yurtdışına çıkarılması için CITES'e aykırı olarak verdiği iznin iptal edilmesini talep ediyor; sorumlu kişi ve kuruluşları derhal göreve çağırıyor.