Bu Tarkan hiç büyümez mi?

Tarkan, uzun zamandır beklenen albümünü çıkardı. Adını da 'Metamorfoz' koymuş. Hata yapmamak için internette vikipedia'ya girip, baktım: "Metamorfoz, başkalaşım olarak da bilinir, özellikle böcekler için kullanılan bir terim olup, canlının tırtıl düzeyinden yetişkin düzeye geçişi anlamına gelir." Görünüşe göre Tarkan da bunu bir metafor olarak kullanıyor. "Bakın sayın dinleyicilerim, ben artık tırtıl dönemimi tamamladım ve artık bir kelebek olarak kanatlarımı çırpa çırpa, olgunluk dönemi eserlerimi sizlerle paylaşıyorum" demek istiyor.

YOLCULUĞA NİYETİ YOK
Bendeki hayal kırıklığı da bu noktada başlıyor. 'Kıl Oldum Abi' ile başlayan, 'Şıkıdım Şıkıdım', 'Kuzu Kuzu' ile devam eden 'slogan şarkı+bol kafiye+arada darbuka melodileri' formülüne yapışmış bulunan Tarkan, herhangi bir müzikal yolculuğa veya bir içsel yolculuğa çıkmadığını, çıkmaya da niyeti olmadığını anons ediyor. Kendi yazdığı şarkılardan oluşan albümde, sanatçının son 10 yıldır yaşadığı, kimi zaman ağır çalkantılı, kimi zaman çok keyifli hayatın yansımalarını göremiyorum. Karamürsel'den gelen bir gurbetçi çocuğunun yarattığı mucizenin, değişen yaşam tarzının, ülkenin müzik dünyasının en tepesinde geçen bir hayatın ve büyük aşkların onda nasıl bir etki yarattığını duyamıyorum.

TARKAN'IN TA KENDİSİ
Bu albüm ile Tarkan, ne yazık ki kendine rakip olarak Sezen Aksu'yu değil, Murat Boz'u seçiyor. Ve çok acıdır ki, Murat Boz artık 'Tarkan klonu değil, Tarkan'ın ta kendisi' olarak duruyor karşımızda. Yaptıkları daha samimi geliyor. Aranjör Ozan Çolakoğlu kilit bir rol oynuyor Tarkan'ın hayatında. Ozan belki de aranje yapmayı Tarkan albümleri ile öğrendi. Ama sonra Amerika'da Berklee'de müzik eğitimi aldı ve kendini geliştirdi. Ülkenin en önemli müzik adamlarından biri haline geldi. Tarkan ise Amerika'yı askerliğini geciktirmek ve özgür bir hayat için kullandı. Bunca yıldır oralarda yaşamış olması ne şarkılarına ne de hayata bakışına en ufak bir katkıda bulunmamış. Hala korumalarına gazeteci veya hayranlarını tartaklaktabiliyor. Hala basit kafiyelerden, bildik melodilerden medet umuyor. Üstelik albümde sesine o kadar çok efekt koymuş ki, sanki kayıtları stüdyo değil de banyoda yapmışlar gibi... Albüm ticari bir başarı olur mu? İnşallah olur. Klasik olur mu? Vay anam vay, daha neler...