kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Aralık 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
YAVUZ DONAT

Sadettin Saran, Hülya Avşar, Lefter, Hakan...

Ekim ayının son haftasında Keskin'den uzun uzun bahsetmiştik.
"Ana konumuz" şehit er Vedat Kutluca'ydı.
Cenaze töreninden bahsetmiştik.
Bu arada Keskinli'nin biri "Yargıtay Başkanı Osman Arslan hemşehrimiz olur" demişti.
Bir başkası "Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş'ın" adını vermişti.
Ceritmüminli Belde Belediye Başkanı Affan Kartalcı da "Sadettin beyden" bahsetmişti:
Sadettin Saran da Keskinli... Hülya Avşar gelinimiz olur.
"Bütün bunları" yazmıştık.
Sonra "Saran Holding" den bir davetiye geldi:
Kırıkkale'de yaptırdığımız Lal Saran Anaokulu ile Şehit Piyade Er Vedat Kutluca çok amaçlı spor sahasının açılışında sizleri de aramızda görmekten onur duyacağız.
İmza
Sadettin Saran
"Açılış" 4 Aralık Salı günü.
"Resmi açılışı beklemedik" gittik.
Keskin Belediye Başkanı Yahya Ucaçelik ile Kırıkkale Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Şuayip Bütün "yoldan geldiniz, önce çorbamızı içeceksiniz" dediler.
Yemeğe oturduk, bu sırada hava karardı.
Karanlıkta önce Sadettin beyin "kızı Lal Saran adına yaptırdığı anaokuluna" gittik.
100 öğrenci kapasiteli.
Sonra Özbek Saran (baba) İlköğretim Okulu'na.
Okulun duvarları "sarı lacivert."
Etraftakilere sorduk:
- Sadettin bey Kırıkkale' ye geliyor mu?
"15 gün önce buradaydı" dediler.
Sadettin bey Kırıkkale'ye "Hülya Avşar'la gitmiş."
Öğrenciler Hülya hanımı görünce "Sadettin beyle ilgilenmemişler."
Karanlıkta resim çekmek zor.
Ayrıca bizim fotoğraf makinemiz de "amatör işi."
Şehit piyade er Vedat Kutluca Spor Sahası'nın "tabelasının resmini" çektik.
"Haydi top oynayalım" diyenler oldu.
Hava soğuktu, cesaret edemedik.

Sonra gözümüze "Lefter Küçükandonyadis Spor Salonu" tabelası ilişti.
Onun da resmini çektik.
Sadettin Saran "hayırsever."
Şehit Vedat'ı unutmamış.
Saran "Fener' in eski yöneticisi."
Bir zamanların "efsane ismi" Lefter'i de unutmamış.
Ne güzel.
Orada "yanımıza yaklaşan" bir Kırıkkaleli dedi ki:
- Ama bizimkiler (Galatasaray) koskoca Hakan'ımızı (Şükür) nasıl üzüyorlar... Ne olur yazın.