kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 28 Kasım 2007, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Küçükçekmece'deki TR-2 reaktörünün çalışması sırasında mavi ışık oluşuyor.

Küçükçekmece'de doğal uranyumla çalışan reaktörümüz var

Hacer GEMİCİ / EKONOMİ
Nükleer santral yasası yeni çıksa da yıllardır İstanbul'un göbeğinde mini bir reaktör var. Küçükçekmece'deki 5 mw'lik santral üretim sırasında doğal uranyum kullanıyor..
TAEK'İN belirlediği kriterler arasında en çok dikkati çeken 'yakıtla' ilgili bölüm. Santralde kullanılacak yakıtın 'Türkiye'de tesis kurulup üretilebileceği' ifadesi bir anda, 'Türkiye sınırları içinde uranyum zenginleştirme işlemi yapılabilecek mi?' sorusunu da akla getirdi. Ancak konu ile ilgili uzmanlar Türkiye'nin imza atttığı uluslararası anlaşmalar çerçevesinde bunu yapmasının mümkün olmadığını dile getiriyor. Çünkü uranyum zenginleştirmek demek, nükleer silah teknolojisine de sahip olmak demek. Uluslararası Atom Enerji Ajansı'nın kurucu üyelerinden olan Türkiye, nükleer silahların önlenmesi anlaşmasına taraf olarak imza atmış durumda. Yetkililer TAEK'in burada kastettiği şeyin uranyum zenginleştirmekten çok Türkiye'deki yerli uranyum kaynaklarının yakıt olarak kullanılması olduğunu ifade ediyorlar.

1962'DE KURULDU
Çünkü başta Kanada olmak üzere bazı ülkelerde doğal uranyum ile çalıştırılan nükleer santraller bulunuyor. Bir nükleer santralin bir yıllık üretimi için yaklaşık 30 ton zenginleştirilmiş uranyum, ya da 160 ton doğal uranyum kullanması gerektiği belirtiliyor. Üstelik bu teknoloji Türkiye'ye çok uzak da değil. Çok fazla kimse bilmiyor ama İstanbul'un göbeğinde Küçükçekmece'de Türkiye'nin de mini bir rekatörü bulunuyor. Ve burada da yakıt olarak doğal uranyum kullanılıyor. Türkiye'nin ilk nükleer tesisi olan 1 mw gücündeki TR-1 araştırma reaktörünün 1962 yılında açıldı. Ardından TR-2 araştırma rektörü 1984 yılında 5 mw ile hizmete alındı. Tabii burada ilk akla gelen 'atıkları nerede?' sorusu oluyor. Edinilen bilgiye göre bugün reaktör test, analiz ve eğitim ihtiyaçlarına göre zaman zaman çalıştırılıyor ve buradan çıkan nükleer atık da santralin bulunduğu sahada depolanıyor. Türkiye'de yakıt olarak kullanılabilecek 10 bin tonluk bir uranyum rezervinin bulunduğu belirtilirken, TAEK'in yeni rezervlerin bulunması için alarm verdiği biliniyor.