Merkez Bankası dün faizleri yarım puan daha indirdi. Enflasyonda yükselmeye ve dış piyasalarda dalgalanmaya karşılık faiz indiriminin devamı bekleniyordu. Buradaki temel gerekçe de faizin yüksek olmasında yatıyordu. Merkez'in gecelik faizi yüksek olunca da, ona bağlı bono, mevduat, kredi ve diğer faizler yüksek kalıyor. Kamuoyunun ve iş dünyasının büyük bölümünün görüşü böyle.
Getiri yüksek, ilgi azBuna karşılık yerli tasarruf sahipleri için mevduata ve repoya yatırım cazip. Ancak bono-tahvile aynı ilgi yok. Yılın 10 aylık döneminde yerlilerin
YTL mevduatı yüzde 40 artarken bono-tahvil yatırımları artışı yüzde 21'de kalmış. Yani mevduatın yarısı düzeyinde bir oransal artış. Halbuki aynı dönemde getiri farklılığı pek yok. Hatta bononun getirisi daha yüksek. 10 ayda getiri bonoda yüzde 14.5, üç aylık mevduatta yüzde 12.2. Bu durumda yerlilerin hâlâ bonoya yönelmemesi eski alışkanlıklarına bağlanabilir. Tabii bir de vadeye...
Vadenin önemiBanka mevduatlarında en çok yığılma 3 aylık vadede. Zaten
mevduatların ortalama vadesi 3 ayı aşmıyor. Buna karşılık bono-tahvilin ortalama vadesi bu yılın 10 ayında 34.5 ayı buldu. Yani aradaki vade farkı 10 katından da fazla. Denilebilir ki, bono ikinci el piyasada itfasından önce nakte çevrilebilir. Ama piyasanın durumuna göre belli dönemde bazı kayıplar söz konusu olabilir. Anlaşılan yerli tasarruf sahibinin vadesi henüz uzamış değil.
Sonuç
"Çabuk sonuç bulanlar, sonuçları nadiren bulurlar." Philip Guedalla
Yayın tarihi: 15 Kasım 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/15//haber,692D18271BF54DE2B4A8B66B81E8CC9F.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.