kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 12 Kasım 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Günaydın 
BELGİN ÇOBAN
kitap

Erkek için aşk yoksa kadın 'kumbara' demek

Kitabın adını gördüğünüzde, çocukken içine bozuk para atıp çocukça birikim yaptığınız metal ya da plastik kutu geliyor hatırınıza. Ama denilmek istenen kadının cinsel organı yani en bildik düzgün tanımlamasıyla vajina... Kitabın adı 'Kumbara'... Yazarı ise Eddi Anter... Bir ergenin erkekliğe adım atarken yaşadıklarını, yazdığı günlükten okuyorsunuz. Yani birinin özel yaşamına büyük bir küstahlıkla giriyorsunuz. Ama içiniz rahat olsun, günlüğün sahibi zaten okunsun diye yazmış hepsini... Bu kızları açmak ne kadar zor, ne diye erkekleri bu kadar zora sokarlar? Ana babaları "Ne yap et, erkekleri uğraştır. Kolay gelen hiçbir şeyi takdir etmezler" gibisinden vaazlar mı verirler acaba? Tüm kızlar kendi aralarında konuşup bu konuyla ilgili işbirliği mi yapar? Onlar da bizim gibi yanıp tutuşmaz mı? Tutuşur da neden ateşi söndürmemiz için bizi su serpmeye çağırmazlar? Tabii bu cümleler en masum olanları. Bu gencin ateşini söndürmek için yaptıklarını burada yazmak biraz zor. Ama sanırım okuyan gençler için eğitici bir süreç olabilir. Misal bir kızı tavlama ve tavlayamama sanatı, yatağa atma süreci ve sonrası ve de kendi kendine tatminleri... Şu kadarını söyleyebilirim; kahramanımız Aziz, genelev ve randevuevlerinde yapamadıklarının üstesinden, yurtdışına okumaya gittiğinde yaptıklarıyla epeyce bir geliyor. Mevzu tecavüzden grup sekslere kadar gidiyor... Öte yandan kitaptaki en çarpıcı ve konunun esas bütünlüğünü oluşturan sahneler; Aziz'in en yakın erkek arkadaşıyla, dostuyla yaşadığı ilişki, birkaç kez deneyimlediği cinsel birliktelik. Kitapta; ailesinin farkına varamadığı cinsel uyanışını ve bakirliğini sonlandıramamasının neticesinde bir erkeğin nasıl gay olacağının hikayesini okuyacağınızı düşünürken, olaylar yön değiştiriyor. Kısmen anne ve babalara, kısmen erkekliğe geçen çocuklara satır aralarında minik derslerin de verildiği kitap; sonuç itibarıyla bir erkeğin hayata bakışını ve sorgulamasını, sevişirken neler düşündüğünü, aşkı nasıl yaşadığını anlatıyor. Kısacası... 'Genç bir erkeğin aklı tek bir yerdedir' sözünü sayfalar dolusu okuduğunuz bir kitap olarak görebilirsiniz 'Kumbara'yı... Veya şöyle kıvırabilirsiniz; bir erkek için aşk yoksa, kadın sadece kumbara demektir... Ya da şöyle diyebilirsiniz... Yaşı ilerlemişlerin gençlik günlerini anımsayarak güleceği, yurtdışında eğitim için belli zamanlarda bulunmuş olanların 'Heyhat!' diyecekleri, aşkı yaşayıp mutlu olanların duygulanıp mutsuz olanların ise 'palavra' sıkacakları bir kitap bu...