'O bizim akıllımızdı'
80'li yıllarda Seyuşen'le masasındaki içkisini alıp rahatça içmesi vesilesiyle tanışan yazar Cemal Taş, şunları anlatıyor: "Bir ara biri gelip rakı dublemi kapıp kafasına dikti. Ne yapıyorsun diye müdahale ettim, baktım hiç aldırış etmiyor. Kim bu derken, restoran sahibi kasadan koştu yanıma geldi, sakın dokunma dedi ve devam etti: 'O bizim Şeyuşenimizdir, bizim pirimizdir, bu adam herkesin masasına gitmez, ona kimse dokunmaz, toplum içinde temiz kalpli insanların elinden bir şey alır sadece.' Onun bu hareketinin halkı mutlu ettiğini, hangi restorana girerse bütün garsonların emrine amade olduğunu anlattı. Çok şaşırmıştım." Cemal Taş, Seyuşen'i en çok öfkelendiren kişilerin avcılar olduğunu anlatıyor. Tunceli'de ceylan, dağ keçisi ve kekliğin kutsal sayıldığını, Seyuşen'in de onları öldürenlere çok kızdığını söyleyen Taş, "O keklikleri yakalar, besler, büyütür, sonra doğaya salardı," diye konuşuyor.
Yayın tarihi: 7 Ekim 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/10/07/pz/haber,A2D6EF1ECBB1451A828E1F5376EAAC76.html
Tüm hakları saklıdır.