'Eda, aşkın adı konmamış en önemli maddesidir'

- Karınızı kıskanır mısınız?
- S.Ç: Kıskançlık bazen insanın üstüne bir bulut gibi çöküyor. Karşı tarafla çok alakası yok. Kendine duyduğun güvensizlikle ilgili bir şey.
- R.H.Ç: Ben de bazen Sinan'ı kıskanıyorum. Herkesin zaman zaman kendine güvensiz zamanları olabilir. Sinan'a güveniyorum, onun mutluluğunu istiyorum. Sinan'ın beni kıskanması için sebep yok. Başkasını tercih ederse gidebilir. İzin veririm.
- S.Ç: "Benden daha iyi, güzel bir kadın bulup da gidiyorsan git, Allah belanı versin," demek istiyor. Ona çok yakışan bir cümle. Ödüm kopar, Rebekka'yı terk edersem, hayatım ne olur. Rebekka 10 saniye yüzünü assa dayanamıyorum. Nereye bırakıp gidiyorum? "Benden daha iyi bir hayat vaat eden bulursan git," der bazen. Ben de aynı şeyi ona söylüyorum. O yüzden biz birbirimizin hapishanesi değiliz, birbirimizin seçeneğiyiz. Daha iyi bir alternatif bulduğumuz anda çekip gitmeyeceğimiz kadar iyi bir alternatifiz.

- Birbirinize gidebileceğinizi hissettiriyor musunuz zaman zaman?
- R.H.Ç: Hayır, bu insanın derinliği içinde bir özgürlüktür.

- Herşey 17 sene önceki gibi mükemmel mi yani?
- R.H.Ç: Hiçbir şey aynı şekilde kalamaz hayatta. Büyüyoruz, değişiyoruz, bizim aramızdaki iletişim, ilişki de büyüyor. İlk görüşte âşık olmak sadece beş hafta sürüyor. Kalp çarptıracak, yemek yiyemeyecek kadar âşık olmak, biyolojik bir durum. Kısa bir zaman sonra bitiyor. Bizim için de geçerli değil artık. Ama şimdi daha derin bir bağ var aramızda..
- S.Ç: Aşk, evlilik, ilişki, sorumluluk, çoluk çocuk.. Bütün bunların benim için üç kelime üzerinde durduğunu söyleyebilirim. Zekâ, seda ve eda. Ben Rebekka'nın edasına, sedasına ve zekâsına tutkunum. Ses tonu, telefonda "Alo," demesi, yemeğe çağırırken seslenişi, sesini duymak, bende heyecan ve mutluluk uyandırır. Zekâ zaten ilişkimizin yürümesi için en önemli şeydir. Aptal bir kadına dayanamam. Rebekka'nın davranış dili, edası beni çıldırtır. Hâlâ yolda gördüğüm zaman "Kim bu kız?" diye arkasından bakıp, "Aa benim hanımmış," dediğim durumlar olur. Bazen çok güzel kadınlar, çok da güzel konuşurlar ama edaları yoktur. Zekâ ve seda vardır ama eda yoktur. Eda, aşkın aslında adı konmamış en önemli maddesidir. Edası olmayan, kadınca davranmayan kadınlardır ki, bir ara feministler bunu moda yaptılar. Kadının davranışı aslında onun her şeyidir.