Ruhat Hanım'ın beğenmediği

Ruhat Mengi, Vatan'daki köşesinde Türk Hava Yolları'na demediğini bırakmamış.
İçinde bir sürü bilgi yanlışı olmasa bu yazıya güler geçerdim ama durum öyle değil.
Ruhat Hanım yazısında kalkıştan önce yolcuların uçakta bekletilmesini ve inişten sonra da uçağın meydanda uzun süre dolaşmasını eleştiriyor.
İnişten sonra uçağın park edeceği yeri belirleyen THY değil Devlet Hava Meydanları İşletmesi. Kalkıştan önce yolcuların uçakta bekletilmesinin sebebi de çoğu zaman THY değil.
Meydan trafiği dolu olduğu için bazen kule ya da hava sahası çok dolu olduğu için bazen de Eurocontrol merkezi uçakların kalkışını geciktirebiliyor.
Avrupa Havacılık Birliği'nin ocakağustos istatistiklerine bakalım. Avrupa'da zamanında kalkış ortalaması yüzde 79, bu oran THY'de yüzde 83.
Ruhat Hanım yolculardan gelen ter kokusundan ve bebek ağlamalarından da şikâyet ediyor. THY her yolcuya parfüm sıkmadığı ya da bebekleri uyutmadığı için eleştirilmeli mi?
"Tuvaletlerin son derece bakımsız" olması da benzer bir konu. Yolcular tuvaletleri insan gibi kullanmazsa kabin personeli havada ne yapabilir ki?
Ruhat Hanım'ın "eh işte" dediği yemekleri hazırlayan şirketin kurucu ortağı Do&Co Emirates, British Airways ve Lufthansa'ya hizmet verdi, Formula 1 yarışlarının neredeyse tamamında VIP bölümü yiyeceklerini hazırlıyor.
Alitalia'da iç hat uçuşunda önünüze bir paket kraker koyuyorlar. Business uçsanız bile uçakta yolcuya verilecek yastık bulunmuyor.
Birisi Ruhat Mengi'ye THY'nin eski yöneticisi Cem Kozlu'nun "Bulutların Üstüne Tırmanırken" kitabını armağan etmeli. Orada hem havacılık sektörüne dair bilgiler hem de nereden nereye nasıl geldiğimizin cevapları var.