Geçmiş olsun Canaydın

Editör: Sayın Tüzemen, Canaydın'ın pankreasındaki rahatsızlığı haber veren ilk gazetecisiniz. Bu haber nasıl çıktı?
* L.T: Sağlık servisinden gelen bir bilgiydi. Yazı işleri ve spor müdürü bunun araştırmasını benden istedi. Ben bir check up'tan geçtiğini zaten biliyordum. Ama bunun rutin bir araştırma olduğunu düşünüyordum. Biraz derin bir araştırma yapınca gerçeği öğrendim. Bunun sayfalara girip girmemesi spor müdürü ve yazı işlerinin tasarrufuna bağlıdır. Ben 30 yıllık gazeteciyim. Keşke haber yalan olsaydı da başkan sağlıklı olsaydı.
* Editör: Hastalık süresince yönetiminin bir zaafı oluşur mu?
* L.T: Sanmıyorum. Başkan belki bir müddet dinlenebilir ama telefonla bilgiyi alır. Beni üzen şu. Haberin çıktığı gün gelen bazı telefonlarda 'Başkan kendini acındırıyor. Seçim yaklaştığı için insanları yumuşatmaya çalışıyor' gibi yorumlar duydum.
* A.Ç: Canaydın'a özel bir sevgim var. Çok haşin, ketum, sert görünmesine rağmen melek gibi bir insan. Türkiye'nin en büyük kulüplerinden birinin başkanı rahatsızsa, bu her haber değeri taşır.
* İ.G: Son derece sıkıntılı bir durum. Görevde kalıp kalmayacağı da konusunda yorum yapabilmek zor. Şifa dilemekten başka da bizim yapabileceğimiz herhangi bir şey yok.
* K.K: Canaydın'a geçmiş olsun diyorum. Kanser konusunda kendimi uzman sayıyorum. Başkanı aradığımda 'Sen bizim liderimizsin' dedi. Birlikte çok güldük, Canaydın'ın morali süper. Böyle durumlarda insan agresifleşir. Arkadaşlarım benim çok kaprisimi çektiler. Ancak sevgili Canaydın'ın tedavi olduğu günlerde Adnan Polat Galatasaray'da sorun olacak.