kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 25 Ağustos 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Özünde Türk karelerinde Avrupalı

Evrim ALTUĞ
Londra'da moda fotoğrafçılığı yapan Almanya doğumlu Timur Çelikdağ, aynı zamanda bir sanat fotoğrafçısı olarak Türk insanının 'doğal' yüzünü Avrupa'da tanıtmayı da amaçlıyor..
Ödüllü moda fotoğrafçısı Timur Çelikdağ, bugüne kadar Hüseyin Çağlayan, Diane Kruger ve Oasis gibi isimleri kamerasının karşısına geçirmiş bir 'Avrupalı' Türk. 32 yaşındaki Çelikdağ, 1975 yılında Almanya'da Dünyaya gelmiş, 1998'de Londra'ya taşındığından beri de orada. Çelikdağ, Londra Kraliyet Sanat Akademisi'nin 'Apocalypse' sergisinin katalog çekimlerinden (2001), GQ, Vogue Homme ve ID Magazine ya da Exit gibi yayımlara uzanan kareleriyle dikkat çekiyor. Son sergilerini Fransa ve Brüksel'de açan sanatçının yapıtları bugün, Paris Jousse Enterprise Galerisi tarafından temsil ediliyor. Yapıtları New York Chelsea Sanat Galerisi'nde de izlenmiş olan fotoğraf sanatçısı, 2003 yılında da Fransa'daki Uluslararası Moda ve Sanat Festivali'nin 'Büyük Ödül'ünü almış. Türkiye'de PPR ajansı ile birlikte çalışmaya devam eden sanatçıyla moda, hayat ve fotoğrafın ortasından geçen bir söyleşi yaptık. - Almanya doğumlusunuz, Londra'da yaşıyorsunuz ve yapıtlarınız Paris'teki bir galeride temsil ediliyor. Kendinizi Avrupalı hissediyor musunuz? - Sırf Almanya'da doğmuş olmaktan ötürü, kimliğin bu veya başka bir yerle ilişkilendirilmesi bana gerçekçi gelmiyor. Bu Türklük için de aynı. Sonuçta ister istemez bir çifte kimlik durumu var ve bunu sanata vurduğumda kafamın bulandığını söyleyebilirim. Avrupa'daki birçok kişi, karşı karşıya kaldıkları birçok meseleye sanat üzerinden tanım veya tarif getirmeye çalışıyor. Bu, ortaya bir 'Avrupalı sanatçı' mı çıkarıyor, şüpheliyim. Ama Almanya, İngiltere ve Türkiye üçgeninde var olmaktan memnunum. - Moda fotoğrafçılığı ve medyasının başkenti neresi? - Londra. Bu yüzden oraya taşındım. Londra, ilk üçte Paris ve New York ile beraber. Evet, New York yüksekliğin ve yüksek standartların kenti, evet Paris tüm tasarımcıların yuvası, ama Londra da da ilgi çekici bir 'sınırdalık' durumu var. Tüm sınırlar orada aşılıyor. Daha avangard olunabiliyor. Bilgi için: www.timur-celikdag.com
Haberin fotoğrafları