Mehmet Ağar'ın, Genel Başkanlık'tan istifasıyla birlikte kulis faaliyetleri de başladı. Demokrat Parti'nin yeni bir tartışmayı ve çatışmayı kaldıracak gücü kalmadı. Doğru olan, bu gelenekten gelen isimlerin, bilâ istisna, parti yönetimine girerek, birlik-beraberlik mesajı vermeleri.
Süleyman Demirel, Hüsamettin Cindoruk, Tansu Çiller, Mehmet Ağar, Aydın Menderes, Mehmet Ali Bayar, hiç değilse geçici bir süre için ortak bir yönetim meydana getirseler, belki, halk, yeniden güven duymaya başlar. Ama, maalesef, seçimlerden önce, bu başarılamadı. İlhan Kesici'yi bile CHP'ye kaptırdılar. Mehmet Ali Bayar'ı da, birleşme anındaki beceriksizlik uzaklaştırdı. Şu anda, düze çıkmak isteniyorsa, ya Mehmet Ağar
"ısrarlara dayanamayıp" geri gelsin, ya da Tansu Çiller Doğru Yol'un başına geçsin. Ama, toparlayıcı olsun ve DYP'ye hizmet etmiş herkese kucak açsın. Demirel ile de barışsın; Mehmet Ağar'la da el sıkışsın. Ama siyasette herkes o kadar şahsihtirasların esiri ki, biri sevecen davransa bile, diğeri, maraza çıkarıyor. Bu yüzden, şu an için, Demokrat Parti'de parlak bir istikbal göremiyorum.
Yayın tarihi: 14 Ağustos 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/08/14//ilicak.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.