Eh, seçim de geçti. Koştunuz tatil beldelerine... Yattınız güneşin altına değil mi? Bu işin süreci şudur: Bir iki gün bilinçli, güneş korumalı, gölgeli günler geçer. Bakarsın ki herkes marsık gibi, sende tık yok! Korumayı yavaştan düşürürsün! Tatilin bitmesine birkaç gün kala, ufaktan panik başlar. Döndüğünde "Aaa, tatilde miydin, e hiç yanmamışsın şekerim," cümlesini duymama hırsı bünyeyi sarar! Gelir korumasız losyonlar, beta karotenli kremler, bebe yağı, kakao yağı, hatta kola! Mangalda pirzola mantığında, altı üstü çevire çevire yanmalar, bacak arkası, kol altı bölgelerine binbir türlü akrobasiyle özel çalışmalar! Nasıl olsa bunu yapıyorsunuz! Nasıl olsa yaşlanmak, sizi neredeyse cilt kanseri ihtimalinden daha çok korkutuyor! O zaman, cilt kanserinin büyük bir tehlike olduğunu tekrar hatırlatarak, nispeten iyi haberi veriyorum! Güneşlenmek, sizi cilt kanseri yapabilir, ama başka kanser türlerinden de koruyabilir! Nasıl mı? İyi haber veren kaynakların son bilgilerine göre, güneşten alınan D vitamininin, göğüs, akciğer, kolon, prostat ve mide kanserlerini önleyebildiği kanıtlanmış! D vitamini bağışıklık sistemiyle ilgili hipertansiyon, diabet ve dişeti rahatsızlıklarına yakalanılmasını önleyen faktörlerden biriymiş! D vitamininin vücutta kalsiyum emilimi için hayati olduğunu ve yeterli D vitamini almayanların kemiklerinin zamanla eğilip büküldüğü zaten malûm! İşin tuhafı, örneğin, İngiltere'deki beyazların yüzde 90'ı kış ve bahar aylarında D vitamini eksikliği yaşıyormuş! Minnesota'da yapılan bir araştırmada, hastanelere kemik ve kas ağrısı şikâyetiyle gidenlerin yüzde 93'ünde D vitamini eksikliği görülmüş! Modern hayatlarımızda, gün içinde kimse ekin toplamak, hayvanlara yem vermek için dışarıda dolaşmadığı ve herkes günün neredeyse tamamını bilgisayar başında geçirdiği için, bu sayı, endüstrileşmiş ülkelerde benzerlik gösteriyormuş! İlla güneşlenmek mi lazım? D vitamini gıdalardan alınamaz mı? Şöyle bir örnekle açıklayayım: Güneşin verdiği D vitaminini ancak günde 100 bardak süt veya iki kilo sardalya ya da 500 yumurta sarısı yiyerek alabilirmişsiniz! Peki, ne zaman güneşlenilecek, ne kadar ve nasıl? Eda Taşpınar Türkiye'nin en sağlıklı insanı mı misal?! Güneş yanlısı, D vitamini araştırmacıları doktorlar, sabah 10.00 ile akşamüstü 16.00 arasındaki saatlerde, krem sürmeden, mayoyla güneşlenmeyi tavsiye ediyorlar! Evet, cilt doktorlarının 'öcü' saatlerinde ve korumasız! Ancak güneşin altında kalacağınız süreyi şöyle anlatıyorlar: Temmuz ortası, öğlen sıcağında cildinizin yanacağı süreyi alın ve onu üçe bölün! Yani eğer saat 12.00'de cildinizin kızarması yarım saat alıyorsa, haftada iki üç defa, günde 10 dakika mayoyla güneşlenmeniz yeterli! Her ne kadar cilt doktorları, bu yeni akıma itiraz da etse, cilt kanseriyle ilgili başka bilgiler de geliyor. Cilt kanserinin iki çeşidi var: Nonmelanoma ve melanoma. Nonmelanoma türü, kanserler arasında en tedavi edilebilir olanı. Yüzde 95'ten fazla oranla iyileşiyor. Melanoma ise daha tehlikeli ve ölümcül olabiliyor. Nonmelanoma yıllar boyu güneşe maruz kalanlarda oluşuyor; inşaat işçileri, çiftçiler gibi. Melanoma ise ani yanıklarda ortaya çıkıyor. Örneğin yılda bir hafta Antalya'ya gidip cazırdamak tehlikeli! Cilt doktorlarıyla D vitamini destekçileri tartışa dursun, kendi hesabıma, haftada birkaç gün, günde 10-15 dakika güneşlenmenin çok büyük bir zararı olmaz, diye düşünüyorum.
Yayın tarihi: 29 Temmuz 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/07/29/pz/birsel.html
Tüm hakları saklıdır.