kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 28 Temmuz 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

'Değerli kur politikaları ülke ekonomisini frenler'

Harvard Üniversitesi profesörlerinden Dani Rodrik, aşırı değerli kur politikalarının ülke ekonomilerine zarar verdiğini belirterek, düşük kurun ise büyümeyi artırdığını söyledi..
Ekonomi politikaları ve küreselleşme konusunda dünyanın sayılı otoriteleri arasında bulunan Harvard Üniversitesi, John F. Kennedy School İktisat Profesörü Dani Rodrik ülkelerin izledikleri değerli kur politikalarıyla ekonomilerine zarar verdiklerini söyleyerek, özellikle aşırı değerli kurun büyümeyi yavaşlattığına dikkat çekti. Rodrik, kur değerini düşük tutan ülkelerin çok daha dinamik bir ekonomiye sahip olduklarını belirterek, bu tür ülkelerde üretimin yanı sıra istihdamında yüksek seviyelerde seyrettiğini vurguladı.

BÜYÜME ENGELLENİYOR
Ekonomik büyümenin sürdürülebilir olması için ülke para biriminin rekabetçi olması gerektiğini belirten Rodrik, kurun gereksiz yere değerlenmesinin kurun gerçekten rekabetçi olmasını zorlaştırdığını söyledi. Rodrik, şöyle devam etti: "Aşırı değerli kur öncelikle ihracata büyük zarar veriyor. Ardından sürdürülebilir olmayan bir tüketim patlamasına neden oluyor. Son aşamada ise işsizlik ve ekonomik büyümenin sekteye uğraması geliyor. Çin ve Arjantin gibi ülkeler para piyasalarına müdahale ederek kurun yapay olarak düşük kalmasını sağlar ve bunun sonucunda oluşacak döviz rezervi artışının faydalarını kullanır. Türkiye ve Güney Afrika gibi ülkelerde ise kur serbesttir. Piyasa nereye gidiyorsa kur da ona göre şekillenir. Çin örneği sürdürülebilir olmadığı için risk oranı yüksek bir modeldir. Türkiye örneğinde ise süreklilik vardır, ama bedel olarak ekonomik büyümede düşüşler göze alınır" Uzun süreli ve yüksek yüzdeli tüm ekonomik büyümelerin temelinde düşük değerli kur politikalarının bulunduğunu söyleyen Rodrik, şu örnekleri verdi:

DÜŞÜK KUR UÇURUYOR
"Düşük kur politikalarının ekonomiyi desteklediği gerçeği 1960'ların Kore'si ve 1970'lerin Tayvan'ı için ne kadar doğruysa günümüz bu durum günümüzde de aynı oranda geçerlidir. Şili ekonomik atılıma 1980'lerde yürürlüğe koyduğu düşük kur rejimiyle başladı. 1990'lardan itibaren ise Çin ve Hindistan düşük kur politikalarının kendilerine sağladığı rüzgârla ekonomi dünyasında hızla yol almaya başladı. Yaklaşık 100 ülke üzerinde yaptığım araştırma sonucu edindiğim verilere göre ise kurda 10 puanlık bir düşüşün ekonomik büyümeye yüzde 0.3'lük artı puan kattığını gördüm"

DİKKATLE İZLENMELİ
Hem rekabetçi hem de aşırı değerli olmayan kur politikası için hükümetlerin para piyasalarını iyi izleyip çok koordineli çalışmaları gerektiğine dikkat çeken Rodrik, yetkililerin kamu harcamalarını kontrol altına alıp, kamu gelirlerinin üzerine çıkmasına izin verilmemeleri gerektiğini söyledi. Aksi halde kurun rekabetçi gücünün artan enflasyonla birlikte ortadan kalkacağını vurgulayan Rodrik, bu nedenle yetkililerin sağlıklı bir kur artışını mümkün kılmak için uygun ölçüde bir bütçe fazlasını oluşturabilmeleri gerektiğini söyledi.