"Bakanlar piyasalara kur yaptı"

Yatırımcıların, Türkiye'deki "neo İslamcıları" sevmesinin nedenlerinin biri olarak AKP hükümetinin en reformcu bakanları ile yabancı yatırımcılar arasında sağlanan "mutabakat" gösterildi. Financial Times gazetesi, bu mutabakatın sağlanmasını, "Kısmen son dört yılda hükümetin en yetenekli bakanlarının bazılarının finansal piyasaları kazanmak için bıkmadan kur yapması"na bağladı.

Ekonomi gazetesi Financial Times, Türkiye'deki seçimlerin AKP'nin zaferi ile sonuçlanmasının ardından yatırımcıların neden Türkiye'deki "neo İslamcılar"ı sevdiklerini değerlendirdi.

Gazete, Türkiye'de yapılan seçimler "tarihi önem" taşımasına karşın hiçbir aşamasında yabancı yatırımcıların Türkiye ile ilgili "olumlu tutumları"ndan sapmadıklarını kaydetti.

Yabancıların borsanın yüzde 70 civarındaki bir kısmını elde tuttuklarını ve bu yılın başlarından beri fiyatların dolar bazında yüzde 50'den fazla artmasına yol açtıklarına işaret eden gazete, yabancıların aksine yerel yatırımcıların, çok daha ihtiyatlı davrandıklarını ve son aylarda net satışlar yaptıklarına dikkat çekti.

İngiliz gazetesine konuşan Stanley Morgan iktişatçısı Serhan Çevik de, yabancıların ilgisine ilişkin olarak "Küresel risk iştahında dramatik bir düşüş olmadığı sürece durum değişmesi için bir neden görmüyorum" dedi.

AKP'nin iktidara gelmesinden bu yana hükümetin en reformcu bakanları ile yabancı yatırımcılar arasında giderek artan bir mutabakat sağlandığını kaydeden gazete, ilk başta AKP'nin piyasa bilgisinin sınırlı olduğu anlaşıldığında bir miktar kaygı yaşandığını kaydetti.

Ancak o zamandan beri yatırımcıların AKP'nin reform gündemini tamamen benimsediklerini belirten gazete "Bunda kısmen son dört yılda hükümetin en yetenekli bakanlarının bazılarının finansal piyasaları kazanmak için bıkmadan onlara kur yapması da etkili oldu" yorumunu yaptı. Gazete, bütün bu faktörlerden dolayı piyasaların AKP zaferine neden çok iyi bir tepki verdiklerini açıkladığını da yazdı.

MİKROEKONOMİK REFORMLARA AĞIRLIK VERİLMELİ

Türkiye'nin önümüzdeki dönemde "mikroekonomik" reformlara odaklanması istendiğini kaydeden gazete, bu çerçevede çalışma piyasası reformu, enerji sektörünün özelleştirilmesi ve yeniden yapılanması ile sosyal güvenlik reformunun sonuçlandırılması beklentilerine dikkat çekti.
Gazete, daha büyük doğrudan yabancı sermaye yatırımı teşvik etme gereğinin bulunduğunu belirtirken de bunun nedenlerinden birinin de büyük cari açığının finansmanı olduğunu vurguladı.

Financial Times, Türk piyasalarının görünümünü yakın gelecekte olumsuz etkileyebilecek unsurunun da yeni cumhurbaşkanına ilişkin belirsizlik olduğunu belirtirken "Hükümetin beş yıllık görev süresinin daha ileri bir aşamasında piyasalar için görünümü belirleyecek birkaç uzun vadeli konu var. Bunlardan en önemlisi, küresel bir 'kredi olayı' olması durumunda yükselen piyasalara yönelik para akımının yönü değişip değişmeyeceğidir" diye yazdı.

TÜRKİYE PARA KAZANMAK İÇİN KOLAY YER

Türkiye ile ilgili en önemli faktörlerden birinin, ülkenin son yıllarda karlı "carry trade" nedeniyle para kazanmak için kolay bir yer haline gelmesi olduğuna işaret eden gazete, şöyle devam etti:

"İstikrarlı siyasi ve finansal dış ortamı, büyüyen ekonomi ile enflasyonla mücadele için son bir yılda faiz oranlarını artıran bir merkez bankası, yatırımcıların, getirisi düşük ekonomilerden sağlanan borçla, dolara karşın son iyi yılın en yüksek düzeyinde bulunan lirayı satın almaları için gerekli olan tüm unsurları sağladı."

İngiliz gazetesi, İstanbul'daki bir küresel piyasalar uzmanının "O kadan istikrarlı olan ve o kadar yüksek faiz ödeyen başka bir yükselen piyasayı bulamazsınız" değerlendirmesini aktardıktan sonra, uzak olsa da, Türkiye'nin kredi notunun bir miktar yükseltilmesi olasılığının da bulunduğunu belirtti.

Ancak uluslararası derecelendirme kuruluşları Moody's ve Standard&Poor's'un "ihtiyat" çağrısında bulunduklarına dikkat çeken gazete, siyasi risk danışmanlık şirketi Eurasia Group'tan Türkiye uzmanı Wolfango Picoli'nin "Cumhurbaşkanlığı sorunu çözümleninceye ve kilit reform işleri ele alınıncaya kadar kredi notlarında bir yükselişi beklemediği" sözlerine de yer verdi.

(ANKA)