kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 17 Haziran 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Tuğze Kazaz ile 'yabancı damat' Yorgo da aşklarını kucak kucağa pozlarla anlatanlardan...

Palavranın fotoğrafını çekebilir misin Nihat?

ÖNCEL ÖZİÇER
ÖNCEL ÖZİÇER
Ünlüler dünyasında, hiç geçmeyen bir moda vardır. Beraber oldukları kişilerle profesyonel fotoğrafçılara model pozları vermek... Bu fotoğraflar da aynı kendileri ve o sözde aşkları gibi; doğallıktan uzak, yapay ve trajikomiktir. Kimler kimler vermedi ki bu sahte pozları... O büyüüüük aşklarını belgeleme ve ölümsüzleştirme çabasındaki ünlü çiftlerden bazıları da yarı çıplak-çıplak olarak (çok 'saf'lar ya!) geçiyorlar fotoğrafçının karşısına... Mehmet Ali Erbil- Nefise Karatay'la başladı aslında bu furya. Durun bakayım, yoksa öncüler Merve İldeniz-Serdar Önal mıydı? Hani Merve çıplaktı da kocası arkadan sarılıp memelerini eliyle kapatmıştı... Neyse... Sonra Demet Akalın-Oğuz Kayhan çifti mesela, 'yüzyılın aşkı' pozları vermişlerdi bir ara!.. Aslında başlarda ne aşkı ne de evliliği pek inandırıcı gelen Demet, eski aşkına mesaj gönderme niyetiyle bu işe girişmiş gibiydi: "Baaak ne kadar da mutluyum. Üstelik en az senin kadar yakışıklı birini buldum." Bu 'fotoğraflarla dosta düşmana nispet işi' hep kadınların başının altından çıkıyor. Daha önce de Demet Şener, yere göğe koyamadığı kocacığını yanına alıp hülyalı hülyalı bakışlarla "Ben mutluluktan delirmek üzereyim galiba," pozları vermemiş miydi? O da eski sevgili Demet Akalın için çektirmişti aslında bu fotoğrafları: "Oh ya, oh ya seni almadı beni aldı," dercesine... Bir başka nispetçi de Yeşim Salkım'dı. Güzide Duran'la İlker İnaoğlu'nun sarmaş dolaş özel çekim fotoğrafları hâlâ hafızalarımızdayken, aynı adamla benzer pozları verdi. Fakat ne yazık ki o fotoğraflar, çok fena elinde patladı. Ki o sanatsal çalışmada da mesaj yine eski sevgili Güzide'yeydi: "Seni evlenmeye değer bulmadı , bak beni şipşak aldı!" Hatta Salkım o ara "Evlenilecek kadın var, eğlenilecek kadın var," sözünü de yeniden gündeme getirdi. Fakat şahsen artık, kendisini her gördüğümde alnında "Boşanılacak kadın!" yazısını görür gibiyim.

YORGO NİYE KAÇTI?
Tuğçe Kazaz ve kocası 'yabancı damat' Yorgo da kucak kucağa poz verenlerdendi. Ama yeni bir rivayete göre, Yorgo karısını ve Türkiye'yi bırakıp, arkasına bakmadan memleketine kaçmış. Sebep de Tuğçe'nin bir katalog çekimi için erkek mankenle verdiği samimi pozlarmış. Deniz Akkaya'nın kıskanç Yunanlısı gibi yani... Kimselerin göremediği o meşhuuur armatör sevgili de Deniz'in bir firmayla anlaşmasını iptal ettirmemiş miydi? Ben bu söylentilere inanmıyorum doğrusu. Bu adamlar, bu kadınları hac kafilesinde görüp beğenmiyor sonuçta... Ne iş yaptıklarını bilerek 'lades' diyorlar. Sonradan arıza çıkaracak kadar aptal olamazlar. Bana sorarsanız inanmayınız, dedikodudur tüm bunlar... Medyada da "Bakın ben sevgilimle ne kadar da sevgiliyim," pozları verenler oldu. Ayşe Arman'ı hatırlıyorum mesela. Bir ara yine yaz yaz bitiremediği kusursuz sevgilisi (Onun her şeyi kusursuz zaten... Ne güzel!) kel Zafer'le geçmişti kamera önüne. (Buradaki 'kel' kelimesi gayri ihtiyari yazıldı. Ardında bir art niyet aranmasın. Çünkü adamın kelliğinden o kadar çok söz etmişti ki hafızalarımıza yer etmiş işte...) Peki tanınmış isimler, sizce neden birlikte oldukları kişileri çarşafa dolayıp gözümüze gözümüze sokuyor? 'Gerçek olanı' ispatlama çabasına girme gereği duymaz ki insan? Olmayanı varmış gibi göstermek içinse türlü numaralara başvurur. Ünlü tayfasının yaptığı da sanki o hesap. Aslında ne aşkın ne olduğundan haberleri vaaar, ne de evlilik kurumundan... Onlar, "Bu kez gerçekten gerçek aşkı buldum," demeye doymadı. Ama biz bu uyduruk aşkların fotoğraflarını görmeye doyduk. Haberleri olsun!
Haberin fotoğrafları