İLİŞKİLİ HABERLER
Cami ile cemevi arasında kalanlar
Cami ile cemevi arasında kalanlar
Alevi ve Sünni evlilikleri kentleşme ile beraber artmaya başladı. Bir zamanlar tabu olan karma evlilikler artık sıradanlaşıyor. Araştırmacılara göre, çocukların mezhebi Sünni, kültürü ise Alevi oluyor..
1973 Türk siyasi hayatında önyargıların ilk kez kırılmaya başladığı bir yıldı. Kırlardan kentlere akan Alevilerin de yoğun bir şekilde desteklediği Bülent Ecevit'in CHP'si ile siyasal İslam'ın öncüsü Necmettin Erbakan'ın MSP'si, tüm ideolojik farklılıklarına rağmen beraber bir hükümet kurmak için ilk adımları atıyorlardı. Ocak 1974'te nikâh masasına oturdular ve koalisyon protokolünü imzalayıp, Meclis'ten güvenoyu alarak göreve başladılar. Aynı tarihlerde Malatya'nın Arguvan ilçesinden İstanbul'a göçmüş Alevi-Türk kökenli Aliye Hanım ile Sünni Kürt kökenli Mehmet Yılmaz, İstanbul Belediye Sarayı'nda görkemli bir düğünle dünya evine girdi. İki tarafın bağlı olduğu aşiretlerin ve ailelerinin çıkardığı tüm güçlüklere rağmen onlar evlenmekte ısrar etti. Ancak bu evlilik, CHP-MSP koalisyonu gibi kısa sürmedi. Toplumsal ve ailevi tüm baskılar, ne onların aşklarını azalttı, ne de kimliklerinden taviz vermelerine neden oldu. Onlar hâlâ o ilk günki aşkla evliliklerini İzmir'de devam ettiriyor.
ETNİK KÖKEN SORUN DEĞİL AMA MEZHEP FARKLILIĞI TABU
Farklı etnik köken, din ya da mezheplerden gelenler arasında yapılan evliliğe "karma evlilik" deniyor. Türkiye'de farklı etnik kökenler arasında yapılan evliliklerde eğer aynı mezhepsel kökenden geliyorsa aileler bu evliliği sorun yapmıyor, onaylıyor. Örneğin Alevi bir Kürt, Alevi bir Türkle ailelerin rızasını alarak sorunsuzca evlenebiliyor. Ancak, aynı dinin içindeki farklı mezheplere gelince işler karışıyor. Ailelerden, akrabalardan itiraz sesleri yükseliyor. Cemaat mensupları kimliklerini ve nesillerini koruyabilmek için bu tür evliliklere karşı çıkıyor, kapılarını kapatıyor. Hatta farklı dinlere mensup olanlara karşı olan hoşgörü aynı dinin içindeki farklı mezheplere gösterilmiyor. Bu konuda yurtdışındaki Türklerden ilginç bir örneği, Fransa Sosyal Bilimler Enstitüsü'nden Doç. Dr. Hamit Bozarslan veriyor: "Şaşırtıtıcı bir biçimde Fransa ve Almanya'da ikinci kuşakta Alevi ve Sünniler arasında evlilik yok gibi. Pratikte sanki yasak. Buna karşılık bir Alevi ya da Sünninin bir Fransızla evlenmesi çok daha kolay ve rastlanan bir olgu."
KARMA EVLİLİKTE İLİŞKİLER DAHA DEMOKRATİK OLUYOR
ODTÜ Sosyoloji Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Mustafa Şen, karma evlilikleri Türk toplumunun tam anlamıyla kaynaşması ve toplumda mezhepsel çatışmaların sona ermesi için çok önemli buluyor: "Alevi Sünni evlilikleri çok hızlı bir şekilde artıyor. Alevi ve Sünnilerin yarattığı yeni ortak yaşama alanları, ortak yaşam tarzları var. Buradaki ayrım artık, Alevi Sünni ayrımı değil, dinci olanlarla olmayanlar arasında. Karma evliliklerde, biri diğeri üzerinde otoriter bir baskı kurmuyor. Kadın erkek ilişkisi daha demokrat oluyor. Akrabalık ilişkileri belli bir mesafe korunarak daha dengeli oluyor. Onun yarattığı bir hassasiyet var. Bir bariyeri yıkıyorsunuz onun yerine saygıyı sevgiyi koyuyorsunuz. Farklı kültürleri tanıyıp öğrenen çocuklar çok yönlü ve kendilerine güvenli oluyor. Türkiye'de toplumun kaynaşması ve önyargıların yıkılması için çok önemli." Türkiye'nin kırsalında hâlâ mezhepler arası karma evlilik bir tabu. Ancak son 20 yılda Türkiye hızla kentleşiyor. Kentleştikçe cemaat kimliği gitgide önemini kaybediyor. Cemaat mensupları kapılarını dışarı açıyor, karma evlilikler artıyor.
İLİŞKİLİ HABERLER
Cami ile cemevi arasında kalanlar
Yayın tarihi: 10 Haziran 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/06/10//haber,B02839BE4CC84D9095F4C260312C543E.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.