AKP ile aramızda tercümana gerek yok

* Şöyle sorayım o zaman. CHP'ye de çok yakın olduğunuzu söylediniz. Peki hangi noktada CHP değil de AK Parti dediniz? Sadece Başbakan'ın sizi erken aramış olması bir neden olamaz herhalde?
Baba tarafım Demokrat Partili. Anne tarafım ise Atatürk'ün kurmuş olduğu meclisle beraber hep CHP'den milletvekili vermiş bir aile. CHP'yi seçmememin sebebi şu. CHP'de ekonomiye bakış açısından farklılıklar gördüm. Benim ASO Başkanı olarak gündeme getirdiğim birçok konuda CHP ile görüş ayrılığımız var. Bölgesel asgari ücret konusunda bile konuya bakışları çok farklı. Ben en azından tartışılmasını isterdim. Şiddetle reddeden bir yapı içinde oldular.

* İyi ama siyasete CHP'den atılır ve orada savunduğunuz fikirleri hayata geçirmek için mücadele vermeyi de seçebilirdiniz...
Ama prensip olarak ekonomi politikası anlayışımız farklı. Orada gidip onu değiştirmek için uğraşacağım. Ama diğer tarafta ekonomik politikalarda aynı düşündüğümüz bir ortam var AKP'de. Başbakan Erdoğan'ı zaman zaman kendimden daha liberal gördüm. Özelleştirmeyi isteyen, yabancı sermayenin mutlaka Türkiye'ye gelmesi taraftarı olan bir insan. Bizim önerilerimizi sürekli kabul eden ve yasalaştırarak hayata geçiren bir siyasi yapı vardı AKP'de. Ben gördüm ki bizim ve TOBB'un getirdiği önerilerde AKP diyaloğa çok ciddi açıktı. Üstelik siyasi bir kaygı da taşınmadı. Ben o tarihlerde Sayın Başbakan'a bunları yaparsanız, AKP'ye geleceğim falan da demedim. Baktım ki, bu politikalar burada kabul görüyor ve hemen uygulanıyor. Bu beni çok cezbetti. Yani ekonomik lisanımızda bir farklılık yok. Arada bir tercümana gerek yok. Başka yerlerde bir tercümana gerek olacaktı.