Geçen hafta Yeşim Salkım'ın, Fox'taki 'Bir Dilek Tut' yarışmasındaki jüri üyeliği performansı üzerine bir şeyler yazmıştım. Beklediğim gibi aynı gün Yeşim Salkım aradı ve 25 dakika süren, karışılıklı sevgi ve saygıya dayalı (!) bir telefon görüşmesi yaptık. Salkım, konuyu öyle tuhaf yerlere götürdü, öyle gereksiz ve ilginç saptamalarda bulundu; konu ile ilgisi olmayan başka isimleri suçladı ki inanamadım. Ancak bunları, o tarz tartışmaların içinde olmak istemediğim için yazmıyorum.
MAĞDUR GİBİ DAVRANDI Konuşmamız boyunca bana 'siz' diye seslendi. Ama saygı 'siz'i değil, 'biz' kadın köşe yazarlarını kastederek! Sanki 'Türkiye Kadın Köşe Yazarlarını Kollama, Koruma ve Semirtme Derneği' bir araya gelip; Salkım aleyhine kararlar almış ve kendisi de mağdurmuş gibi davrandı. Bana "Kafayı, kocalarıma ve mücevherlerime taktınız" gibisinden de cümleler sarf etti. Yani, kendisi ile ilgili yönelttiğim eleştirilere cevap vermek yerine konu ile hiç alakası olmayan şeyler söyledi durdu. Salkım, geçen cumartesi yine almış sazı eline, coşmuş: "Hilal Cebeci; sen nasıl benim şirketimden zor kaçtım dersin, ben ki sana Kral TV ödüllerini verdirmiştim!"
HALKTAN ÖZÜR DİLEDİ Arkasından da ilkokullarda çocuklara 'özrü kabahatinden büyük olmak' deyimini açıklamak için nesiller boyu kullanılabilecek; "Müzik ödüllerini, alnının teri ile albüm satıp, yüzbinlerce satan isimlere değil, kocamın gücü ile benim istediğim insanlara, şirketimin sanatçılarına verdim, küs olduğum, kıskandığım ve rakip gördüklerime ise verdirmedim halktan özür dilerim" anlamına gelen bir özür diledi. Ancak bence sadece ödüller şaibeli değil! Kral TV'de çok çalınıp popüler edilen şarkıcılar, Kral TV'de çok başarılı olduğu halde yayınlanmayan şarkıcılar da bu 'kralgate' skandalının içindeler.
SALKIM'IN TANELERİ... O dönem Uzanlar ile sıkı ilişkiler içinde olduğunu bildiğimiz "Erol Köse de bu işlerin içinde miydi acaba?" diye de merak etmekten alıkoyamıyorum kendimi! "Yaptım oldu, verdim gitti! El ne karışır?" zihniyeti o dönem Yeşim Salkım ve saz arkadaşlarına fayda sağlarken; Türk müzik endüstirisine ise ciddi zarar vermiş durumda. Görünüşe göre o dönem parası olan, Uzanlar ile ilişkileri sağlam olan veya Yeşim Salkım'ın kankası olanlar ciddi faydalar sağladı. Bunları zaten biliyorduk. Ama ilk kez taraflardan biri bu gerçeği itiraf etmiş oldu. Türkiye'nin en etkili ve hepimizin deli gibi bekleyeceği 'Kral TV Müzik Ödülleri', böyle bir anlayışın hakimiyeti ile soytarılığa döndü. Bu nedenle artık verilen hiçbir ödüle kimsenin güveni kalmadı. Geçen aylarda Powertürk Müzik Ödülleri'nden bahsetmiş ve "Powertürk bunu başarmalı" demiştim. Evet, sırf piyasada hakim bu anlayışın kırılması için Cem Hakko bütün ilişkilerini, kişisel görüşlerini bir tarafa bırakıp bu işi başarmalıdır. Bunu da sırf, müzik piyasasının bir dönem yaşadığı bu ayıplı ilişkileri geride bırakması adına yapmalıdır. '1. Powertürk Ödülleri' bize bu duyguyu verdi. Ama arkasından gelecek olanlar artık daha da büyük bir sorumluluk taşıyor!
Yayın tarihi: 8 Mayıs 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/05/08/gny/gulsan.html
Tüm hakları saklıdır.