Aslı'nın unutulma sorunu

'Ya her şeyim ya hiçim, sorma dünya ne biçim, bir kördüğüm ki içim...' gibi sözleri mırıldanırken pek çok kişi, "Aa ben bu şarkıyı biliyorum, ama kim söylüyordu?" cümlesini kuruyor. Bu şarkıyı, şimdilerde üçüncü albümü Söylediğim Şarkılarda Saklı'yı piyasaya çıkaran Aslı (Gökyokuş) söylüyor. Ancak Aslı'nın, kemikleşmiş bir hayran kitlesi dışında 'hatırlanamamak' gibi bir sorunu var. Çünkü yaşadığı birtakım şanssızlıklar yüzünden bugüne dek albüm araları çok uzadı. İlk albümüyle ikinci albümü arasında dört sene, ikinciyle üçüncüsü arasındaysa üç sene var. Aslı bu konuyla ilgili şöyle diyor: "Bu kadar çok ara vermenin sonucu ne yazık ki bu oluyor. Çünkü tam insanların gözüne giriyorsunuz, 'Aa bu kız iyi müzik yapıyor,' diyorlar. Ama sonra birden yok olduğunuz için insanlar unutuyor. Bunu çok garipsemiyorum. Ben kendim olmasaydım ben de böyle algılardım. Ama bir yandan da çok ön plana çıkmak bana göre bir şey değil ve ben çok hırslı bir insan değilim. Bazı insanlar var ki gözleri kara. İstedikleri sonuca gidebilmek için bütün insani ilişkilerini de ona göre kuruyorlar. Yani basın ve sanatçı ilişkileri genelde çok sıcaktır. Benim öyle ilişkilerim de yok."

AMERİKAN DİLİ MEZUNU
Ancak Aslı bu kez unutulmamaya kararlı. Bu üçüncü albümünün, içine en çok sinen, kendisini en iyi yansıtan albüm olduğunu söylüyor. Çıkış parçası Dans Etmeye İhtiyacım Var'ın klibi müzik kanallarında sıkça dönüyor şu ara. Aslı'nın bir yatak üzerinde döndüğü sahnelerin yer aldığı bu ilginç klibi, Belçika'da yaşayan Türk yönetmen Şenol Korkmaz çekmiş. Hatta Korkmaz'ın Türkiye'de, bir Türk sanatçı için çektiği ilk klipmiş. Aslı, parçalarının çoğunu kendisi yazıp besteleyen bir müzisyen. Lise yıllarından beri rock müzikle iç içe. O zamanlar arkadaşlarıyla kurduğu Phoenix adlı grubu, daha sonra Mary Jane adını almış ve uzun yıllar Kemancı, Gitar Bar gibi yerlerde çıkmışlar. Sonra da Kargo'dan Serkan Çeliköz ve Selim Öztürk'le birlikte ilk albümünü yapmış. 10 yıllık yakın arkadaşı Serkan Çeliköz'le hâlâ aynı yolda ilerliyor. Çeliköz'ün prodüktörlüğünü yaptığı bu son albümde bazı parçaları da var. Söylediğim Şarkılarda Saklı'nın, diğer albümlerine göre daha sert olduğunu belirtiyor Aslı. Özellikle ikinci albümü için aldığı 'Aslı poplaşıyor, softlaşıyor,' gibi eleştirilerden sıkılmış. Bu eleştiriler yüzünden değilse bile içinden geldiği için daha sert bir rock sounduna döndüğünü söylüyor. "Ayrıca ben kimseye bir söz vermedim, müzik yapıyorum sonuçta ve içimden ne gelirse o çıkıyor ortaya," diyor. Peki Aslı nasıl bir insan? Amerikan kültürü ve edebiyatı eğitimi almış. Bu bölümü tercih etme sebebini, "Dile meraklıydım ve matematik gerektirmeyenler, sadece dil bölümleriydi," diyerek açıklıyor. Aslı'nın ilginç bir ablası var. 10 yıl önce işi gücü bırakıp, sırt çantasını takıp dünyayı dolaşmaya çıkmış ablası. Bir süre Yeni Zelanda'da yaşamış. Yeni Zelanda vatandaşı olmuş. Şimdi Avustralya'da yaşıyor. Hatta Aslı, Türkiye'deki tatilinden geri döndüğü bir gece, ablası için Tüm Şehir Ağladı diye bir şarkı da yazmış. Çok sevilen bu parçayı herkes aşk şarkısı sanıyormuş. Bu arada Aslı da ablası gibi gezmeyi seviyor. Dünyada çok yer görmüş ama hâlâ gitmek istediği pek çok yer var. Bazen yalnız, bazen de erkek arkadaşıyla geziyor. Sinemaya bayılıyor, sigara ve alkol sevmiyor. Bir kadehte sarhoş olanlardan. Bir de koyu bir Beşiktaş taraftarı. Yakın zamana kadar kombine bilet alıp tüm maçlara gidiyormuş. Bir kere Bursa'da deplasman maçına da gitmiş. Üstelik sadece Türkiye'yi değil, Avrupa liglerini de takip ediyor. Ancak bugüne kadar hemen hiç futbol meraklısı bir sevgilisi olmamış. Maçlar hep onun yüzünden izleniyormuş!