Meclis Başkanı Bülent Arınç, Yargıtay Onursal Başkanı Sabih Kanatoğlu'nun, "Anayasa hükümlerine göre Cumhurbaşkanlığı seçimleri için AKP'nin oyları yeterli değil. Seçimin en az Meclis'in üçte ikisini oluşturan 367 milletvekilinin hazır bulunması şart" sözlerini "bir hukukçunun bu fikri yürütmesi vahim" diye yorumladı.

Arınç, Habertürk televizyonunda "367' tartışmalarını ve cumhurbaşkanlığı seçim süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Arınç, Meclis'te toplantı yeter sayısı için, 367'nin geçerli olmadığını söyledi. Arınç, Yargıtay Onursal Başkanı Sabih Kanadoğlu'nun bu yaklaşıma hukuki olarak inanmasının "vahim" olduğunu savundu. Arınç, 12 Nisan'da yapmayı planladığını söylediği basın toplantısıyla cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili düşüncelerini açıklayacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı seçimi için Meclis'te 367 milletvekili bulunması yaklaşımının geçerli olmadığını söyleyen Arınç, Yargıtay Onursal Başkanı Sabih Kanadoğlu'nun bu yaklaşıma hukuki olarak inanmasının "vahim" olduğunu savundu.

AKP'DEN CUMHURBAŞKANI ÇIKMASINI ARZU ETMİYOR

Kanadoğlu'nun, asıl derdinin AKP içinden cumhurbaşkanı çıkmaması yönde olduğunu belirten Arınç, "Sayın Kanadoğlu da sayın Erdoğan ya da bir başka AKP'linin, Cumhurbaşkanı olmasını arzu etmiyor ve bir argüman aradığı bu yerde o da böyle bir argüman buluyor. Önceki düşüncem buydu. Bir ikincisi de sayın Kanadoğlu, bu hukuki düşünceye gerçekten inanıyor. Ve bunu inançla savunuyor. Şimdi izlediğim kadarıyla ikinci sav daha doğru. Sayın Kanadoğlu bir hukukçu olarak bu seçimde 367 hazır bulunmak gerektiğine inanıyor. Bence vahim olan da bu. Birincisi o kadar vahim değildi" dedi.

ANAYASA'YI DEĞİŞTİRDİK

Karar yeter sayılarının her seçim için ayrı prosedürü olduğunu anlatan Arınç, Anayasa madde değişikliği oylamalarında en az 330 Anayasa değişikliğinin tümden, referandumsuz kabulü için de 367'yi bulmanın esas olduğunu dile getirdi. Arınç, "Anayasa'nın 40'tan fazla maddesini değiştirdik. Ben bugüne kadar kimseden 'İçerde 330 kişi var mı ki siz Anayasa'yı değiştiriyorsunuz' şeklinde bir itiraz duymadım. Çünkü toplantı yeter sayısı üçte bir tutulmuştur ve başka bir yerde başka bir hüküm de yoksa 184'le bugüne kadar gelmiştir" diye konuştu.

PROSEDÜR FARKLIDIR

Arınç, konuyu başka maddelerle ilişkilendirmenin daha önce kimsenin aklına gelmediğini ifade ederek şunları söyledi:

"Bu bir Meclis kararıdır, bu bir seçimdir. Bu seçimde alınacak oy belirtilmiştir. Meclis başkanlığı ve cumhurbaşkanlığı seçimindeki prosedür de farklıdır. 184'le açar, hatta sayıyı belli etmez bile Meclis Başkanı, 'Yeterli çoğunluk vardır, gündeme geçiyorum' dediği anda iş biter. Ancak o sırada 20 kişi ayağa kalkıp da yeterli çoğunluk yoktur yoklama yapılmasını istiyoruz' derse, kendi 20'leri de artı olmak üzere içerde yoklama yapılır ve o zaman 184'ün olup olmadığına bakılır. Meclis kararı bir seçimle sonuçlanacaktır ve Resmi Gazete'de yayınlanacaktır. Meclis kararları Anayasa denetimin, yargıya tabii değildir. Anayasa Mahkemesine gidilebilir ama Mahkemenin vereceği kararın herhalde Meclis İçtüzüğü'ne uygun bir karar olacağını düşünüyorum."

AVRUPA ÖRNEĞİ

Bazı Avrupa ülkelerinde toplantı yeter sayısının bu kadar yüksek olmadığını ifade eden Arınç, "Bakarsınız üç kişiyle açılır ama bir şeyin kabul edilmesi için gerekliyse ona karar yeter sayısı açısından bakarlar" dedi.

Arınç, daha önce af ve Yüce Divan'a gönderme gibi oylamalarda içerde kaç kişinin olup olmadığına bakılması yönünde itiraz gelmediğini de söyledi. "Birleşimi açma konusunda 367 bulunması şartının bugüne kadar kesinlikle olmamıştır" diye konuşan Arınç, sandıklar açıldığında karar yeter sayısının oluşmasının esas olduğunu kaydetti.(ANKA)