Vedat Yüksel'in, Kayserispor maçında verdiği kararlar, aslında tüm sezonun son noktasıdır. Tümer'in düşürülüşüne devam kararı verirken, ya da daha beşinci dakikada "Bana gözlük işareti yaptı" diyen yardımcısına uyup, Kezman'a sarıyı çıkartırken, niyetleri ortaya koydu.
Fenerbahçe'ye karşı bu hareket "27 hafta penaltısız geçti" cümlesinde gizlenmekten çıktı. Bunu yapanlar, yaptırmaya çalışanlar ve bu cesareti bulanların temel gerekçesi sahipsizlikte gizli.
Rakiplerinin şeref tribünlerinde Futbol Federasyonu'nun önemli isimleri, Emniyet'in üst düzeyleri oturuyorlar. Beşiktaş diasporasını yaratmış, oluşturmuş ve birliktelik sağlayarak bir amaca yöneltmiş durumda. Mahmut Uslu'nun "Amcamız, eniştemiz yok" sözlerindeki üçüncü tekil şahıslar belki fotoğrafta yok ama, yemeklerde, telefon sohbetlerinde veya aile ziyaretlerinde hazır bekliyorlar.
Galatasaray diasporasını harekete geçirmiş. Cebinden tek kuruş harcamadan Seyrantepe'de kendine stat yaptırtıyor.
İki grup birleşip, "kupa size, lig bize" diyebiliyor ve bunu gerçekleştiriyorlar da. Adnan Polat'ın 20:45 söylemlerinin neticesini alan, Beşiktaş Başkanı ve yöneticileri bu sene aynısını yapıyorlar. Birliktelik sadece görüntüde değil, lafta da var yani...
Fenerbahçe ise belki başkanından kaynaklanan gerekçeler ile yalnız yürüyor. Bakıyorsunuz; Başbakan, Genel Kurmay Başkanı Fenerbahçeli. Türkiye'nin en önemli, yetkin isimlerinin gönlü bu renklerdeyken, Fenerbahçe Yöneticileri tribünde yalnız başlarına oturuyor, yalnız yürüyorlar. Bu bir tercihtir. Eleştiren, eleştirir. Ama artık Fenerbahçelilik duygusunu yaşayanların biraz ayağa kalkması, "Hop beyler ne oluyor?" diye sorması gerekiyor.
Fenerbahçe diasporasını harekete geçirmeli ve yönetim de kulübün "sahipsiz" olmadığını herkese göstermeli. "En" Fenerbahçeliler kenara çekilip, uzaktan yorum yaparsa, Fenerbahçe yöneticileri "enleri" terk edip, ortada görünmekten kaçınırsa, Fenerbahçe kamuoyu yaratma gücünü kaybedip yalnızlığının bedelini öder.
Fenerbahçe sahipsiz değildir. Bugün bu tabloyu yaratmaya çalışanların düştüğü yanılgı buradadır. Şampiyonluk hesapları yapanların aldandığı noktada, Fenerbahçe yöneticileri gereken bütünleşme için adım atmalı ve gücünü harekete geçirmelidir. O zaman görürler... 27 hafta penaltı çalınmayan kulüp olmaktan da çıkarlar.