|
|
Artık önümüzdeki maçlara bakacağız
Türkiye Birinci Ligi'nin ilk yarısının başarılı takımı Vestel Manisaspor küme düşme pozisyonunda. Onların yaşadığı, aslında Sarıyer sendromu. Asansör takımı olmak, büyük takıma gol atıp transferi kapmak veya nöbetçi antrenörler listesi gibi, ligin en çok konuşulan kavramlarını derledik.
Beşiktaş'ın Laneti Eskişehir, Mersin İdman Yurdu ve Boluspor. Bu sene birinci lige dönmeseydi Bursaspor'u da bu takımların arasına ekleyebilirdiniz. Bu takımların ortak özelliği kaderlerini Beşiktaş'ın tayin etmesi. 1981-82 sezonunda Eskişehir olaylı bir maçtan sonra hükmen yenik sayılmıştı. Diğer takımlar da Beşiktaş'la oynadıkları maçlardan sonra 'kendilerine gelemedi'. Üç takım da birinci lige dönerek kaderlerini tayin eden Beşiktaş'la hesaplaşacakları günü bekliyor.
Altay Sendromu Bir dönem Türkiye Birinci Ligi'nin gediklisi olan taraftarlarının uygun nizam 'büyük Altay' diye tezahürat etmekle yetindikleri takım, iki sezondur birinci lige dönüş biletini son maçta kaybediyor. Bu sezon da aynı kaderi yaşaması kuvvetle muhtemel çünkü lig A'da sezonu üçüncülükle altıncılık arasında bitirirse, yine baraj maçlarına kalacak ve kaderi bu maçlarda belli olacak.
Büyük Kulübe Gol At, Transfer Ol Gençlerbirliği'nden Veysel, Beşiktaş'a gol attığının ertesi sezonu aynı takıma transfer oldu. Yakın dönemde Serkan Aykut'un Galatasaray'a transfer olması 'büyük takıma gol at, transferi yap kuralının' tipik örneği. Bir süredir unutulan bu kural, Antalyasporlu Ali Bilgin'in Fenerbahçe'ye transfer olmasıyla bu yıl yine gerçekleşebilir.
Bizans Sendromu Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav, "Ben Tarık'a (Daşgün) transfer olmak için birkaç yıl daha bekle demiştim," sözlerini hatırlar mısınız? Cavcav bir kahin misali haklı çıktı. Gençlerbirliği'nin başarılı oyuncusu 1994-95 sezonunda Fenerbahçe'ye olaylı bir şekilde transfer oldu ve hızla yıldızı söndü. Tarık'ın şu anda nerede oynadığını bilmeyenlere söyleyelim; ASAŞ, Göztepe, Karabük ve Yimpaş Yozgat'ta oynayan oyuncunun, esrar kullandığı iddiasıyla iki yıl futboldan men cezası alması gündemde.
Futbolun Emekçisi Olmak Bir dönem Fenerbahçe'de de oynayan Metin Diyadin ve adı Zeytinburnuspor'la özdeşen Kemal Yıldırım gibi oyuncular, her kulüpte oynarlar. Onlar gerçek manada futbolun emekçileridir. Denizlisporlu Yusuf, şu an Turgutluspor'da oynayan Ali Eren, Trabzonsporlu Ceyhun bu tip futbolculara örnektir. Onların hikâyelerini dinleseniz, futbol liglerinin gayr-ı resmi tarihini çıkarabilirsiniz.
Kutsal İttıfak Mensubu Ortada bir haçlı seferi yok. Yalnızca Galatasaraylılar'ın Fenerbahçe ya da Beşiktaş'ın Galatasarayla ittifak kurduğu gibi sözler sarfedilir. Bunu iddia eden kulübe göre, kendilerini yıpratmak için kutsal ittifak kurulmuştur. Çoğunlukla şampiyonluk yarışındaki kulüp tarafından söylenir.
Asansör Takımı Olmak Türkiye Birinci Ligi'ne çıkan küme düşen takımlar için kullanılır. Karşıyaka bu konuda lider. Onu, Sakaryaspor ve Samsunspor takip ediyor. Birinci Lig'e çıkan takımın oyuncusunun ilk cümlesi, "Asansör takımı olmayacağız," şeklindedir.
Avrupa Defterını Kapatmak Bu cümlenin "Avrupa'da mart ayını görmemek," şeklinde telaffuz edildiği de görülmüştür. Avrupa kupalarında Türkiye'yi temsil eden takımların, kupa maçlarında erken elenmesini ifade eder. Galatasaray UEFA Kupası'nı kazanmasından sonra literatürümüze 'Anamızın Ligi (kendi ligimiz)' gibi bir kavram da girdi.
Canlı Yayının Hırslı Oyuncusu Galatasaray, Beşiktaş ve Ferenbahçe'yle yapacakları maçların naklen yayınlanacağını bilen futbolcu sahaya daha hırslı çıkar. Kameralar önünde yapılacak birkaç hareket, transfer ya da milli takım yolunu açabilir. Rakip takımın en popüler oyuncusuyla yapılan şaka ("Volkan hangi jöleyi kullanıyorsun?" gibi) oyuncuya sempati puanı da kazandırabilir.
NUH KÖKLÜ
|