Cezaevlerinde 'namus' araştırması
Türkiye'de ilk kez namus cinayeti işleyenler araştırılacak. Dicle Üniversitesi Sosyoloji Bölümü tarafından yapılacak araştırma için 42 cezaevinde yatan tutuklu ve hükümlüler dinlenecek.
Yıllardır sadece kadın örgütlerinin gündeminde olan namus cinayetleri, nihayet akademisyenlerin de gündemine girdi. Dicle Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. Mazhar Bağlı, üç yıl önce oluşturduğu ancak ödenek yetersizliğinden ertelediği araştırmasına, TÜBİTAK'ın desteğiyle başladı. Ancak bu araştırma şimdiye kadar yapılanlardan farklı olacak çünkü ilk kez cinayeti işleyenler araştırılacak. Bağlı başkanlığındaki sekiz kişilik akademisyenler ekibi, Adalet Bakanlığı'nın izin verdiği 42 cezaevinde namus cinayeti işleyenleri dinleyerek, olayın bilimsel fotoğrafını çekecek.
42
CEZAEVİ GEZİLECEK Doç. Dr. Bağlı projenin özünü, "Konuyla ilgili daha sağlıklı bilgiler edinmek ve tabloyu daha sağlıklı bir biçimde okuyabilmek için doğrudan cinayet işleyen kişilerle birebir görüşmeler yapmak ve onlara üç ayrı test uygulayarak bir veri sağlamak istiyoruz," diye anlatıyor. Aralarında antropolog, sosyal hizmet uzmanı, psikolog ve sosyologlardan oluşan araştırma ekibinin 20 il ve 22 ilçedeki cezaevlerinde namus cinayeti zanlı ve sanıklarıyla görüşmeler yapacağını söyleyen Doç. Bağlı, şu ana kadar Diyarbakır, Batman, Mardin, Gaziantep ve Siirt cezaevlerindeki 50 kişiyle görüştüklerini aktarıyor.
ÜÇ TEST YAPILIYOR Proje ekibinin bundan sonra gidecekleri kentler ise şunlar: Hatay, Eskişehir, Konya, Erzincan, Ankara, Niğde, Ağrı, Malatya, Muğla, Kastamonu, Çanakkale, Tekirdağ, Adıyaman, Bartın, Şanlıurfa, Erzurum, Zonguldak, Trabzon, Muş, Kırklareli. Aralarında kadınların da bulunduğu bu kişilerin, bilgi saklamadığını, ancak pişmanlık halleri de sergilemediklerini belirten Bağlı, çalışma yöntemlerini şöyle açıklıyor: "Önce onlarla sohbet edip, hikâyelerini dinliyoruz. Kimi, neden öldürdüğünü anlattırıyor, sosyodemografik özelliklerini analiz ediyoruz. Daha sonra da toplumsal değer ölçeği, aile değerlendirme ölçeği ve psikolojik test dediğimiz üç ankete tabi tutuyoruz." Şu ana kadar yaptıkları görüşmelerde namus cinayeti işleyenlerin çoğunlukla birinci dereceden yakınlar olduğunu tespit ettiklerini anlatan Doç. Bağlı, araştırmalarının akademik çevrelerin yıllardır ihmal ettiği töre ve namus cinayetlerine karşı geç kalmış bir girişim olduğunu da itiraf ediyor: "Araştırmaya namus cinayetleri konusuna şimdiye kadar hiç bilimsel yaklaşılmadığını tespitle başladık. Herkes kulaktan dolma, klişe bilgilerle fikir yürütmüş. Bu üniversitenin de ayıbı." Altı ayda bitirmek istedikleri araştırmanın sonucunda namus cinayetlerinin hukuki, toplumsal, kadına yönelik şiddet, insan hakları ve aile ilişkileri açısından bir fotoğrafını çekeceklerini söyleyen Bağlı, hedeflerinin araştırmayı kitaplaştırmak olduğunu da ekliyor.
Müjgân HALİS
|