SABAH - 'Ben sanat yapıyorum ve sanat giyilmez'
kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
'Ben sanat yapıyorum ve sanat giyilmez'
Moda rüzgârı İstanbul'da ve New York'ta esiyor

Fatima Lopes
Her defilesi olay olan ve dekolte kıyafetleriyle adından söz ettiren dünyaca ünlü modacı Fatima Lopes, İTKİB ve IF'in davetlisi olarak İstanbul'daydı. 9. Uluslararası İstanbul Moda Fuarı'na katılan ve yine sınırları zorlayan modacı sorularımızı yanıtladı.



'Ben sanat yapıyorum ve sanat giyilmez'

8-10 Şubat tarihleri arasında gerçekleşen 9. Uluslararası İstanbul Moda Fuarı, çılgın modacı Fatima Lopes'in şovuyla başladı. İlk kez İstanbul'a gelen modacıyla fuarda görüştük.

Fas asıllı Portekizli tasarımcı Fatima Lopes, İTKİB ve IF'in davetlisi olarak İstanbul'a geldi ve İstanbul Moda Fuarı için özel bir şov gerçekleştirdi. Her defilesi olay olan, dekolte kıyafetleriyle adından sıkça söz ettiren Lopes, İstanbul'daki defilesinden önce sorularımızı yanıtladı.

- Portekiz'in küçük bir adasında doğup bugün dünyanın sayılı tasarımcıları arasına girdiniz. Modayla tanışmanız nasıl oldu?
- Dediğiniz gibi ufak bir ada olan Maderia'da dünyaya geldim. Bir dönem farklı işlerde çalıştım ama bu beni tatmin etmedi. Benim yaşadığım yerde moda dünyasının bir parçası olmak imkânsızdı. Lizbon'a taşındım ve orada bir mağaza açtım. Ama başka markalar satıyordum. Sonra bir gün 'Yeter artık,' dedim ve küçük bir koleksiyon hazırladım. Olay yarattı, herkes çok beğendi. Tasarım yapmak, bir şeyi yaratmak yetenek işidir. Ya bununla doğarsınız ya da doğmazsınız. Ben bu yeteneğe sahibim.

- Evet, ama sizin dünya çapında ünlü bir modacı olmanızda, podyumda giydiğiniz pırlantalarla kaplı 1 milyon dolarlık bikinin de payı var sanki!
- Bu bir meydan okumaydı. Paris'teki ajansım bana, "Dünyada kendi kreasyonunu giyip, podyumda mankenlik yapabilecek tek kişi sensin," dedi. Ben de şaka yaptım ve "Olur ama kıyafet pırlantadan olacak," dedim. Şaka gerçek oldu ve bir Belçika mücevher firması bana sponsor oldu. Sonra da bu olay tüm dünyanın gündemine oturuverdi.

- Sizin zaten tüm defileleriniz olay yaratıyor. Şovda kullandığınız kıyafetleri giymek cesaret istiyor. Bunları kim için tasarlıyorsunuz?
- Yeryüzünde kimsenin şovda sergilediğim kıyafetleri giyebileceğini sanmıyorum. Bakın, defile ve moda dünyası demek şov yapmak demek. İnsanları eğlendirdiğiniz, hayrete düşürdüğünüz sürece sıyrılırsınız. Ben sanat yapıyorum ve sanat giyilmek için değildir. Zaten ileride şovlarımdaki kıyafetleri bir müzede toplamayı planlıyorum. Bunların hiçbirini satmak için yapmıyorum.

- Kürkü de çok seviyorsunuz ve şovlarınızda yer veriyorsunuz. Bu yüzden bazı hayvanseverlerin tepkisini de aldınız?
- Beni kürkün kraliçesi, hatta cadısı ilan ettiler. Portekiz'de bazı dernekler benim aleyhime videolar bile hazırladı. Ama bu sayede ünlü oldular. Kürke karşı olan kişilerin bir kısmı deri ayakkabı giyiyor, et yiyor. Bunları da yapmıyorsa saygım sonsuz ama diğerleri bana dürüst gelmiyor. Parisli modacıların birçoğu gerçek kürk kullanıyor. Bunu kimse göz ardı etmesin.

- Ülkenizdeki tüm bu tepkilere karşın, Portekiz Milli Takımı'nın formasını siz tasarladınız. Bu nasıl gerçekleşti?
- Teklif futbol federasyonundan geld. Çok gurur duydum. Takımla Almanya'ya bile gittim. Ben de takımın bir elemanıyım artık.

- İstanbul'a gelişiniz ve buradaki defilenizden biraz bahsedelim. Yine çok seksi kıyafetler hazırlamışsınız.
- Evet, umarım buradakiler benim çıldırmış olduğumu düşünmezler. Ama ben buraya davet edildiysem, isteniyorum demektir. Kalkıp da kimse benden normal bir şeyler yapmamı beklemesin. Bu ben olmam, ben buraya şov yapmaya geldim.

- Türk modacılar hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Şunu üstüne basa basa söylemek istiyorum. Hayatımda hiç bu kadar misafirperver ve iyi insanlar görmedim. Birçok modacı geldiğim gibi beni aradı ve burada olmamdan ötürü gurur duyduklarını söyledi. Bakın, bizim dünyamızda bu davranış hiç de normal değildir. Kurt kapanı bizim işimiz. Ben başka bir ülkeye gittiğimde genelde kıskanç bakışlarla karşılanmaya alışmışım.

Burcu ALDİNÇ

DİĞER YAŞAMA DAİR HABERLERİ
 Yüze ahududu, saçlara lavanta
 Kadınların ayak sesleri
 Karadan gelen adamın deniz hikâyeleri!
 'Bu' kadınlar matinesi
 'Jean hiç bitmez sadece değişir'
 Kedi ve köpeklerimizi neden kısırlaştırmalıyız?
 Ferhat Göçer yanıyor
 Göğüs farkıyla şarkıcı
 Geç gelen saadet
 CBR125 Cup'a 2007'de kardeş geldi
 Korsan gemisinden Mauritius'a giden yol
 Gündüz butik, gece bar
 'Bir imza ile yuva hiç kurtulur mu?'
 Erkek melekler 'acil' bekleniyor
 'Outletten jean alınmaz'
 Banyoya da tasarım şart
 Doğan Kardeş kitapları sergileniyor
 Kırmızı gülün boyu uzadı
 Yeni internet starı Sandi Thom
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
  » Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
PROF. DR. BENGİ SEMERCİ
Sınırlamak mı, ceza vermek mi?
Çocukları hiç ceza...
METİN KALKAVAN
Tanay yeniden başkan
Motosiklet Endüstrisi Derneği...
Filmde Sinan'ın yeteneğini hatırlatan şeyler de var
Filmde Sinan'ın yeteneğini hatırlatan şeyler de var
Romantik sözü aslında bizzat Sinan Çetin'i mi kastediyor? Ve...
CIA'in kirli tarihinden sayfalar
CIA'in kirli tarihinden sayfalar
Kirli Sırlar, ilgi çekici bir film. Hem düzeyli bir...
Balık bizim, Denize ne?
Balık yerken genellikle deniz kenarında oturmayı tercih ederiz. Oysa...
'En güzeli, en natürel saçtır'
Scarlett Johansson, Mischa Barton, Beyonce gibi güzel saçlı yıldızların kuaförü...
24 Mart'ta bilgisayarlar çevrimdışı olacak
İnsanlık, 24 Mart Cumartesi günü çok zor bir işe kalkışıyor! 'Kapatma Günü'...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.