|
|
|
|
|
|
Sadece mal olan da var topluma mâl olan da
* Yeşim Hanım sizin için hep 'ters kadın' denir. Ama bana samimi geldiniz. Bir kasıt mı var bu söylenenlerde? Y.S.: Ben aslında hep böyleyim. Evimde farklı, meslek hayatımda farklı değilim. Ama maalesef bizi öyle yerlere oturtuyorlar ki, hata yapamayacağımızı düşünüyorlar. Halbuki biz de etten kemikten yapılmış varlıklarız. Herkes gibi seviyor ya da ağlıyoruz. Söylediğim bazı şeyler gerçekleşmemiş olabilir ama kaderin önüne geçemem. Zaman zaman gereksiz çıkışlar yapmış da olabilirim. Belki susmam gereken yerde susmalıydım ama artık ne yapmam gerektiğini, nerede duracağımı çok iyi biliyorum. Hakkımdaki yorumları da umursamıyorum çünkü insanların önyargılarını değiştiremem. A.G.: Belki çok ağır olacak ama hep 'siz topluma mal olmuşsunuz' derler ya bence orada bir ayrım var. Bir topluma mâl olan sanatçılar var, bir de topluma mal olmuşlar var. Yeşim birinci kategoride diye böyle algılanıyor olabilir.
*
Bu oyundan sonra en basitinden, tiyatro mezunu değilsiniz diye sizi eleştirenler olacaktır. Hazır mısınız bu eleştirilere? A.G.: Önce şunu söyleyeyim; tiyatro camiası yiğidi öldürüp hakkını verir. Bizim mesleğimiz usta-çırak ilişkisiyle ilerler. Konservatuvarlı olmak insana ayrı bir duruş katsa da alaylı birçok ustamız da vardır. Y.S.: Sinemada Şener Şen'den Mustafa Altıoklar'a iyi isimlerle çalıştım. İyi bir oyuncu olduğuma inanıyorum. Beni bir tiyatrocu eleştirirse önünde saygıyla eğilirim. Tiyatroya sadece galalarda görünmek için gidenlerden bir eleştiri gelirse de, canları sağ olsun.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|