|
|
|
'Tayyip Bey'i zorla cumhurbaşkanı seçtirecekler'
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı, AK Parti İstanbul milletvekili Burhan Kuzu, cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik tartışmalarla ilgili olarak, ''Eleştiri hakkı vardır ama vur abalıya olmamalıdır. Anlaşılan biz Tayyip Bey'i zorla cumhurbaşkanı yapacağız. Çünkü bu şekildeki gidiş, partiyi gıdıklar, tahrik eder'' dedi.
Türkiye Barolar Birliğinin düzenlediği ve iki gün sürecek olan ''Cumhurbaşkanlığı Seçimi Öncesi Cumhurbaşkanlığı'' sempozyumu Hilton Oteli'nde başladı.
TBB Başkanı Özdemir Özok, açılış konuşmasında, cumhurbaşkanlığı seçimi dolayısıyla
bir toplumsal duyarlılık oluştuğunu belirterek, ''Seçilecek kişinin Anayasa'da yazılı ilkelere yüreğiyle ve tüm benliğiyle bağlı olup olmaması konusundaki endişelerin'' bunda etkili etkili olduğunu savundu.
Cumhurbaşkanlığını temsil edecek kişinin siyasi geçmişi, özel yaşamı, ailesi, çevresi, ilişkileri, kısaca tüm moral değerlerin büyük önem taşıdığını ve kamuoyu tarafından dikkatle izlendiğini kaydeden Özok, ''Demokrasinin kimilerinin ileri sürdüğü gibi yalnızca çoğunluk yönetimi, özellikle de oyçokluğu olmadığını'' söyledi. Özok, şöyle devam etti:
''Kendilerinin tek ve mutlak hakim olduğunu sananlar, demokrasiyi tüm kurallarıyla işletemez ve demokrasinin temel unsurlarından olan uzlaşmayı dikkate almazlarsa, sistemin büyük krizler yaşamasına ve tıkanmasına neden olabilirler. Bu bakımdan öncelikle tüm ilgililerin yanı sıra, konuyu tartışan tarafların da bu demokratik ve ilkesel kurallara uygun davranması ve gerekli demokratik tepkilerini kullanmaları gerektiği kanısındayız. Başka bir anlatımla, uygar yurttaş olmak, erdem olarak itaatkar olmaktan öte, sorumlu ve bilinçli olmayı ve gerektiğinde şiddet içermeyen demokratik sivil itaatsizliklere başvurmayı öngörür.''
Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile ilgili olarak geçmişte yaşanan tartışmalardan çok önemli dersler çıkarılması gerektiğine işaret eden Özok, aksi takdirde önü alınamayan polemikler ve tartışmaların siyasi istikrarı alt üst edeceğini söyledi.
BURHAN KUZU'NUN KONUŞMASI
Daha sonra siyasilerin katıldığı ''Başkanlık Sistemi ve Cumhurbaşkanı'' konulu oturuma geçildi.
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı, AK Parti İstanbul milletvekili Burhan Kuzu, yaptığı konuşmada başkanlık sisteminin ''aklın bulduğu bir sistem'' olduğunu belirterek, ''Aklın modeli olan başkanlık sistemini aklı olan her ülkede uygulamanın mümkün olduğunu'' söyledi.
Parlamenter sistemde başbakanların, başkanlık sistemindeki başkandan 3 kat daha fazla yetkiye sahip olduğunu belirten Kuzu, ''Başkanlık sisteminin bizi çeken en önemli yönü sorumlu, yetkili kim bunu net olarak gösteriyor. Sevabıyla, günahıyla faturayı kime keseceğinizi biliyorsunuz. Böyle olunca parlamenter sistemde kim vurguya giden ülke konumundan kurtuluyorsunuz ve seçmen daha rahat karar verir duruma geliyor'' diye konuştu.
Kuzu, başkanlık sisteminde de her sistemde olan bazı sorunların olabileceğini ifade ederek, başkanlık sisteminin ülkeyi federasyona götüreceği iddiasının doğru olmadığını, ABD'de federal sistemin başkanlık rejiminden kaynaklanmadığını anlattı.
Yüzde 10 seçim barajının yüksek olduğu, yüzde 5'e çekilmesi gerektiği yönündeki görüşlere dikkati çeken Kuzu, bunun ancak başkanlık sistemine geçilmesi durumunda mümkün olacağını savundu.
Kuzu, siyasi parti temsilcilerinin konuşmalarını tamamlamalarının ardından ikinci turdaki değerlendirmesinde de sistem üzerinde değerlendirme yapmak yerine kişilere yönelik konuşmalar yapıldığını belirtti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yöneltilen bazı eleştirilere yanıt veren Kuzu, şunları kaydetti:
''Eleştiri hakkı vardır ama vur abalıya olmamalıdır. Anlaşılan biz Tayyip Bey'i zorla cumhurbaşkanı yapacağız. Çünkü bu şekildeki gidiş, partiyi gıdıklar, tahrik eder. Tayyip Bey'in adaylık anlamında bir açıklaması olmadı. Uzlaşma deniyor, uzlaşacak adamı bu kadar kötüleyeceksiniz sonra gelip masaya oturacaksınız... Böyle bir şey olmaz, kimse kusura bakmasın. Oturulur, konuşulur, o ayrı şey. Ama konuşmadan önce bir insana, 'sen olamazsın, çünkü sen çok çok kötüsün' dediğin zaman iş çıkmaza girer. Bu konuların daha sakin konuşulması tartışılması lazım.''
Kuzu'nun konuşması sırasında salonda bulunan bazı izleyicilerin laf atması üzerine Özok, konuşmalara müdahale edilmemesini istedi.
DİĞER KONUŞMALAR
CHP Adana milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu üyesi Ziya Yergök, parlamenter sistemin Türkiye'nin tarihi gerçeklerine en uygun sistem olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik tartışmalara da değinen Yergök, Başbakan Erdoğan'ın aday olması durumunda ülkenin büyük sorunlar yaşayacağını savunarak, ''Hem cumhurbaşkanı olayım hem de başbakanlığı bırakmayayım anlayışının demokrasiyle ilgisi yoktur'' dedi. AK Parti'nin parlamentoda üçte ikiye yakın bir çoğunluğa sahip olduğunu ve ülkenin halen ''Başbakancı yönetim'' anlayışıyla yönetildiğini ileri süren Yergök, cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde bir erken genel seçime gidilmesi gerektiğini, iktidarın ''Cumhurbaşkanlığını kapıp kaçmak'' amacıyla buna yanaşmadığını savundu.
ANAVATAN Grup Başkanvekili Süleyman Sarıbaş da CHP'nin Erdoğan'a yönelik tutumunu eleştirerek, ''Aynı Erdoğan'ı siz 3 Kasım seçimlerinden sonra Başbakan yapmadınız mı derler'' diye sordu.
Bugünkü sistemin ''parlamenter sistem değil başbakanlık sistemi'' olduğunu savunan Sarıbaş, bu sistemin değişmesi gerektiğini söyledi. Sarıbaş, Anayasa'ya göre cumhurbaşkanına tanınan yetkileri anımsatarak, ''bu yetkileri kullanan cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi lazım. Bu milletin cumhuriyetle, laiklikle, ülkenin bölünmez bütünlüğüyle bir problemi yok. Millete güvenmek lazım'' dedi.
''KRİZE DÖNÜŞTÜRME ÇABALARI''
DYP Grup Başkanveli Nevzat Ercan ise Türkiye'nin sorunlarının ''Gayretlerimiz başkanlık sistemine geçiş yönünde değil, parlamenter sistemin iyileştirilmesi yönünde olmalıdır. Başkanlık sistemi denenemeyecek kadar risklerle dolu bir sistem. Böyle bir toplumsal talep de ihtiyaç da yok'' diye konuştu.
Ercan, cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik tartışmalarla ilgili olarak da seçim süreci başladığında anayasa ne diyorsa ona uyulması gerektiğini belirterek, bir takım vehimlerle, korkularla bu konuyu rejim krizine dönüştürme çabalarının doğru olmadığını söyledi. Ercan, CHP ve AK Parti'ye ''gerilim üzerine siyaset yapmak, kutuplaşma ve cepheleşmeye yol açmakla'' suçladı.
Sempozyuma katılan GP Genel Başkan Yardımcısı Gönül Saray, cumhurbaşkanını halkın seçmesi gerektiğini ve bu doğrultuda anayasa değişikliği yapmak için zaman bulunduğunu söyledi. Saray, Başbakan Erdoğan'ın yaptığı bazı açıklamaları anımsatarak bu değerlendirmeleri yapan kişinin cumhurbaşkanı olmaması gerektiğini savundu.
HYP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ağaoğlu, başkanlık sisteminin uygulanabilmesinde ülkelerin gelişmişlik düzeylerinin önem taşıdığına dikkati çekti. Ağaoğlu, yarı başkanlık sisteminin Türkiye için uygun olduğunu savundu.
SHP Genel Sekreter Yardımcısı Uğur Cilasun da cumhurbaşkanın iki turlu bir seçimle halk tarafından belirlenmesi gerektiğini belirterek, ABD dışında başkanlık sistemini başarıyla uygulayan bir ülke olmadığını, bazı ülkelerde bu sistemin diktatörlüğü dönüştüğüne söyledi.
AA
|