Şeker düşüklüğünün kişiliğe etkileri!
Başbakanın sinirlerinin, hoplamasına neden olan şey sonunda bulundu. "AKP kadrosu mu, yoksa Kasımpaşa genleri mi?" derken, suçlu kan şekeri çıktı
Biz de diyoruz ki, "Adamcağız niye böyle sinirli!" "AKP kadrosunu, ahbap-çavuş-tarikatkomşu kadrolaşmasını mı beğenmiyor acaba?" diye düşünüyorduk örneğin! Misal, arabanın camını kıran balyozu satın alıp 'manevi değeri yüksek olduğu için' evinde tutmaya karar veren vekiller var partide! Sayın vekil, "Allah-u Teala tarafından bu balyoz oradaydı, onun için manevi değeri yüksek bir balyozdur," diyor.
ZİHNİYET YANLIŞ "Bir grup sistemsiz, işini yapmayı bilmeyen salak yüzünden, Türkiye'nin başbakanı ve Türkiye'nin istikrar ve geleceği tehlikeye giriyordu. Bu balyoz, o salaklığın sembolüdür. Bu zihniyet değişmelidir. Milletçe, her konuda daha sistematik, daha teknik, daha 'akılcı', daha kurallara uyarak düşünmeli ve öyle davranmalıyız," demiyor örneğin! "Bu ekiple, Erdoğan nasıl sinirli olmasın!" diyebiliriz. O, 'yaparım olur, vız gelir tırıs gider' havaları, "Niye," diye merak ediyorduk. Yok efendim "Anneni de al git," yok "Askerlik yan gelip yatma yeri değil." Meğer adamın şekeri düşüp dururmuş!
MEĞER 'LOKUM' GİBİYMİŞ Malumunuz kandaki şeker seviyesinin oynaması, insanı sinirli, hatta saldırgan yapabilir. Babam, ben küçükken ofiste yoğun çalıştığı için öğle yemeği yemeye vakit bulamazdı. Akşam eve geldiğinde hafif bir 'barut' tadında olurdu: "Sen ödevini yaptın mı? Bu gazete niye burada? Cam niye açık? Yemek niye hazır değil?" diye söylenirdi. Çorbasını içtikten 15 dakika sonra ise kendine gelir, "Hoş geldin baba," tezahüratları eşliğinde sohbet etmeye başlardı! Yıllarca öğlenleri bir şeyler atıştırması için her yolu denedik. Başarılı olamadık. Belli bir yaşta daha az çalışmaya, ofise öğlen saatlerinde gidip daha az kalmaya başladığında fark ettik ki, aslında 24 saat lokum gibi bir adammış! Şekerin düşmesi; gerginlik, huzursuzluk ve kişilik değişiklikleriyle sonuçlanabiliyor. Hatta beyne glikoz gitmeyince, düşünce ve tahlilde bulanıklıklar ve kafa karışıklığı başlıyor!
GENETİK OLMA İHTİMALİ VAR Yemek yedikten sonra ise kan şekeri normal seviyeye dönüyor ve şahane bir insan oluyorsunuz. Belki de Tayyip Erdoğan, 'şeker' teşhisinden sonra şeker gibi bir adam olacak, kim bilir! Belki, bütün o kabadayılıklar, ani parlama durumları, Kasımpaşalı'lıkla ilgili değil! Şeker seviyesinin oynayıp durmasından! Hatta belki bütün Kasımpaşa çevresinde bir şeker taraması yapılsa bölgesel ya da genetik bir faktör bile bulunabilir, hipoglisemiye yol açan, kim bilir! Şaka bir yana, başbakanın durumu bir defalık bir tehlike değilmiş. Erdoğan'da gizli şeker çıktı son testlerde. Yani bundan sonra azar azar ve sık sık yiyecek. Yüksek şeker içeren bazı gıdalardan kaçınacak, sağlıklı beslenecek.
ALLAH AKIL VERMİŞ... Bir de tabii, uzmanlara göre 'oruç tutmayacak!' Çünkü bütün gün aç kalıp hipoglisemi tehlikesi yaşamak ve sonra iftarda aniden vücuda gıda yükleyip, kan şekerini ani patlatmak gibi bir lüksü yok! "Ama inancı öyle," falan denirse, işte o eksikliğini hissettiğimiz "akılcı"lık, burada devreye girmeli. Sarı Çizmeli Mehmet Ağa, şeker hastası olduğu halde oruç tutup vücudunu tehlikeye sokabilir, bana ne! Ama milyonların geleceğine karar veren bir adam, doktorlar izin vermediği halde "Bana ne kardeşim, ben oruç tutarım, şekerim de bir aşağı bir yukarı oynar, Allah korur, olmadı balyoz buluruz," diyemez! Kasımpaşalı olması da fark etmez! Çok dindar olması da! Sonuçta aklı veren de Allah değil mi kardeşim? Kullanacaksın!
|