|
|
|
|
|
Paramız yok, ama lüks marka düşkünümüz çok
Türkiye AB ortalamasının üçte biri kadar satın alma gücü olmasına rağmen lüks marka düşkünlüğünde gelir dağılımı bozuk ülkelerle birlikte ilk beşte yer alıyor.
Türkiye'nin cari açığı tetikleyen unsurlardan biri olarak gösterilen lüks marka tutkusu araştırma raporlarıyla ortaya konuldu. Uluslararası araştırma şirketi GfK tarafından yapılan araştırmada Türkiye gibi gelir dağılımı bozuk ülkelerin lüks marka düşkünü olduğu ortaya çıktı. Araştırmada teknolojiyi kullanan ve kendi markalarını yaratan ülkelerin tüketicilerinin marka etkisinin düşük kaldığı, Mısır, Türkiye, Suudi Arabistan ve Venezüella gibi ülkelerde markanın etkisinin yüksek olduğu görülüyor. Sıralamada ilk 10'a giren ülkelerin gelir dağılımındaki eşitsizliğin sürekli arttığı görülüyor. Türkiye GfK'nın yaptığı satın alma gücü sıralamasında ise Avrupa Birliği ortalamasının üçte biri kadar gelire sahip. Lüks vitrinleri süsleyen ve özel fiyata satılan ürünlere gösterilen ilginin vurgulandığı araştırmada Türkiye'nin satın alma gücü konusunda geride kalması ilgi çekici. Görüntüleme ve baskı teknolojileri konusunda gerçekleştirilen pazar araştırmasında da markaların gelişmiş ülkelerde markaların pazar payları birbirine oldukça yakın olurken, Türkiye ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde markalar arasında büyük farklar var. Aynı araştırmada2025 yılında Avrupa'da her iki kişiden biri 50 yaşın üstünde olacağı, Çin, Hindistan Brezilya gibi ülkelerde ise 50 yaşın üstünde insan oranı yüzde 22 ile 34 arasında değişiyor. Yaşlanan Avrupa ülkeleri sosyal problemleri hafifletmek için çalışma süresini uzatırken gelişmekte olan pazarlara marka yatırımı yapıyor. Yazılım, tasarım gibi yüksek katma değer yaratan sektörlere yatırım yapmayı tercih ediyor.
AB MARKASINI KORUYOR AB ülkeleri kendi markalarını açık ya da kapalı şekilde korumaya devam ediyor. Bunun için ülke standartları ve dil destekleri öne sürülerek tüketicinin marka değil, ülkeye ve tüketiciye yatırımlarına dikkat etmeleri vurgulanıyor. Oysa Türkiye'de yerli firmalar bile Türkçe desteğe önem vermiyor. Böylece en açık fark yaratacakları alanı kullanmaktan vazgeçiyor. Çin markaların baskısına karşı kendini korumaya devam ediyor. Bu yüzden üretimin yanında marka yatırımı yapıyor. Çinli Lenovo'nun IBM'i satın almasının altında yatan sebeplerden birinin de marka yatırımı olduğu görülüyor.
TİMUR SIRT
|