|
 |
 |
 |
 |
|
Haddimi biliyorum eğitim almayacağım
'Kader' filminin başarılı oyuncusu Ufuk Bayraktar, Zeki Demirkubuz gibi bir yönetmenle çalıştığı için kendini çok şanslı hissediyor. Ancak ödüllü oyuncu, eleştirmenlerin ve yönetmenlerin 'onda gelecek var' demesine karşın, bu işi eğitim almadan yapacağıını söylüyor.
Geçtiğimiz cuma gösterime giren Zeki Demirbukuz imzalı 'Kader'in iki başrol oyuncusundan biri Ufuk Bayraktar... O aynı zamanda bu yıl Antalya Altın Portakal'da 'En İyi Film' ödülünü alan 'Kader'in, 'Digitürk Behlül Dal En İyi Genç Yetenek Ödüllü' oyuncusu... Ama bu onun ilk filmi değil. İlk filmi yine Zeki Demirkubuz imzalı 'Bekleme Odası', ikinci filmi Nuri Bilge Ceylan'ın 'İklimler'i, üçüncüsü ise 'Kader'... Filmde canlandırdığı Bekir karakteriyle, birçoklarına eğitimini almadığı oyunculuğun dersini veren Ufuk Bayraktar'la röportaj yapmak için buluşuyoruz. Cep telefonu bir türlü susmak bilmiyor. Ancak kendisine gelen telefonlardan biri oldukça anlamlı... Çünkü telefondaki kişi, Antalya'dan kazandığı 25 bin dolarlık ödülün kendisine teslim edileceğini söylüyor. Bayraktar'a bu ödülü nasıl değerlendireceğini soruyoruz hemen... O da hiç düşünmeden şu yanıtı veriyor: "Yeriz herhalde! Ev ya da dükkan alabilirim. Bakarız, önce bir alalım da!" Ödülle ilgili hiç hayal kurmadığını söyleyen Bayraktar, "Alırsam güzel olur diye düşünüyordum" şeklinde devam ediyor sözlerine... Dayısıyla beraber işlettiği çay ocağında keşfedilen, en çok Altın Portakal'lı aktör Erkan Can'ın oyunculuğunu beğenen bu yıldızı parlak genç oyuncuyla 'Kader'ini konuştuk...
Rolümü yaşamaya çalıştım
* Yönetmen Zeki Demirkubuz'un 'Masumiyet' adlı filminde orta yaşlarındaki Bekir karakterinin gençliğini 'Kader' filminde siz oynadınız. Bu rolden biraz bahseder misiniz?
Haluk Bilginer'in Güven Kıraç'a 'Masumiyet'te anlattığı kır sahnesindeki bir monolog var. Biz o monologta anlattığı her şeyi cümle cümle filme çektik. Onun geçmişine gittik. Onun masum, psikopat olmadığı dönemleri, yani masumiyetini kaybederek neden bu hale geldiğini anlatıyorum ben.
* Rolünüze hazırlanırken özel bir çalışma yaptınız mı? Yoksa bir tek Zeki Demirkubuz'u mu dinlediniz?
Senaryoyu sürekli okuyarak oradaki duyguyu kavramaya çalıştım. Benim Ufuk olarak böyle bir babam ve annem olsaydı ne yapardım, onu düşündüm. Bir de o monoloğu izledim sürekli. O monologla ben de geçmişe gittim, yaşamaya çalıştım.
* Zeki Demirkubuz'un 'Bekleme Odası' adlı filmiyle başladığınız sinema kariyerinize 'İklimler' ve şimdi de 'Kader' ile devam ediyorsunuz. Keşfedilme hikayenizi biraz anlatır mısınız?
Benim haberim yoktu. Bizim çay ocağına Zeki Ağabey (Demirkubuz) geliyor. İki-üç gün beni izliyor. 'Bekleme Odası'ndaki Roskolnikof'u oynayacak çocuk bu' diyor. Böylece başlıyorum...
Ödül almamda Vildan'ın payı var
* Oyunculuk ışığınız olduğunu nasıl anlamış?
'Niye ben?' dedim. O da 'Bilmiyorum, bunlara fazla sebep aramayacaksın' dedi. Ben de bilmiyorum. Bu da onun işi. Ama Zeki Ağabey oturup konuşuyor. Konuştuktan sonra karar veriyor. İnsan psikolojisini çok iyi bilen biri. İlk kez konuştuğu birini beş dakika sonra süper analiz edebiliyor.
* Nuri Bilge Ceylan'la 'İklimler'de çalışma hikayenize gelirsek...
Nuri Ağabey de 'Bekleme Odası'nda izliyor beni. Bizim çay ocağına da gelip gitmişti. Oradan da muhabbetimiz vardı. Bir gün 'Şoförlüğün var mı?' dedi. Ben de 'Var' dedim. 'Ufak bir rol var. Ama Ağrı'da çekilecek, gelir misin?' dedi. Gidebileceğimi söyledim. Ancak o zaman ehliyetim bile yoktu. Sonra 'Kader' filminin deneme çekimine girdim. Oldu. İyi ki de olmuş. Oyunculuk bence etki tepki meselesi. Eğer ben o ödülü almışsam, eminim ki Vildan'ın (Atasever) da payı vardır. Partnerinden elektrik alamıyorsan, anlaşamıyorsan, ortaya bir şey çıkartamaz ve olduğun yerde bocalarsın. ''
ASLI ÖRNEK GÜNAYDIN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
