Mantar kültürü...
Türk milletinin, "dünyanın en çok ekmek yiyen milleti" olduğu ortaya çıktı. Adam başı, yılda 200 kilo... Guinness Rekorlar Kitabı'na girmişiz.
Pilavı bile ekmekle yiyerek, aile sakinleri tarafından "oha" diye uyarılan biridir, bu satırların yazarı... Onun için, en azından kendi payıma hiç şaşmadım bu dünya rekoruna.
Ama şaştığım şu... Gazeteler, televizyonlar, sabahtan akşama kadar, "fesleğen sos eşliğinde, mozzarella peyniri serpilmiş, enginar göbeğinde, bademli brokoli" tarifi veriyor. Kime? Yılda 200 kilo ekmek yiyen millete.
Kıçında donu olmayan ahalinin, Fransız şatolarında dadılarla büyüdüğünü zanneden Türk basınının bu monşer hali, beni çok eğlendirir hep.
Bakın son örnek... Havai fişekler ata ata , "İstanbul'un Kültür Başkenti seçildiğini" yazıyorlar. Kime? İşine dört saatte gidebilen, iki santim yağmur yağdığında oturma odasında boğulan, çantaları kapılırken otomobil lastikleri altında can veren millete.
Üstelik. Öyle bir hava veriyorlar ki... Sanki kültür başkenti olmak, "her kente nasip olmayan bir özellik" tir.
Daha önce yazmıştık. Tekrar edelim... Avrupa'da Kültür Başkenti olmayan neredeyse kalmadı. İstanbul'a sıra anca geldi. İnanmayan, listeyi okusun...
Atina, Floransa. Amsterdam, Berlin. Paris, Glasgow. Dublin, Madrid. Anvers, Lizbon. Lüksemburg, Kopenhag. Selanik, Stockholm. Weimar, Avignon. Bergen, Bologna. Brüksel, Helsinki. Krakov, Reykjavik, Prag. Santiago de Compostela... Porto, Rotterdam. Bruges, Salamanca. Graz, Genova. Lille, Cork. Patras, Lüksemburg. Sibiu, Liverpool. Stavanger, Linz...
38 tane. Halk arasındaki tabirle... Avrupa'da Kültür Başkenti olmayanı dövüyorlar. Vaziyet o halde.
Şimdi denilebilir ki... "Ne var yani... Geç olsun, güç olmasın..." Demek istediğim zaten bu. "Güç" olabilir. Çünkü "İstanbul'a sıra anca geldi" diyoruz ama... Sıra henüz gelmedi. 4 yıl daha bekleyeceğiz. 2010'da sıra gelecek. "E ne var... Bu kadar beklemişiz, 4 yıl daha bekleriz..." Şu var.
Gazetelerin -her nedense- yazmadığı bir notu ilave edeyim... Kıbrıs Rum Kesimi, Avrupa Birliği Konseyi'nin İstanbul'u 2010 Kültür Başkenti ilan eden kararına, şerh koydurdu, şerh... Türkiye, Rum Kesimi'yle ilgili yükümlülüklerini yerine getirmezse, 2010'da da yok.
Maksat uyarayım dedim... Yoksa, "kültürlü" olmak için 4 yıl daha beklemenin bir sakıncası yok tabii.
|