|
|
|
|
|
|
|
|
|
Cumhuriyet'in savaş emri veren ilk başbakanı
Afyon gezisine çıkmak üzereyken Kıbrıs'taki darbeyi öğrenen Ecevit, 15 Temmuz'da gezisini yarım bırakıp döndükten sonra insanüstü bir tempoyla çalışıp Kıbrıs Barış Harekâtı'nı başlattı. Ecevit o günden sonra Kıbrıs Fatihi oldu.
1973 seçimlerinde alınan yüzde 33.3 oy CHP'yi birinci parti yaptı ama tek başına iktidarı getirmedi. Hükümeti kurma görevini alan Bülent Ecevit, MSP ile anlaşamadı. Görev, Demirel'e verildi. Ancak o da başarılı olamadı. Tam bu sırada da CHP ile MSP anlaştı ve Ecevit Başbakan oldu. Hükümet kurulur kurulmaz MSP ile sorunlar yaşanmaya başlanırken, 12 Mart'ın izlerini silmek için af çıkarıldı. İçte bunlar yaşanırken dışta ABD ile afyon sorunu vardı. ABD Kongresi haşhaş ekimine yasaklama getirilmesini istiyor, Türkiye ise kontrolü arttırma sözü veriyordu. Kıbrıs krizi işte böyle bir anda patladı...
15 Temmuz 1974 Pazartesi Ecevit, Kıbrıs'ta darbe olduğu haberini Afyon ve Denizli ziyareti için uçak beklediği Etimesgut Havalimanı'nda aldı. Yeşilada'da Devlet Başkanı Başpiskopos Makarios devrilmişti ve kayıptı. Ankara'ya son dönemde gelen bilgiler ve Sovyetler Birliği'nin Ankara Büyükelçisi'nin önceden söyledikleri bu darbenin ardında, Yunanistan'da 1967'de iktidarı ele geçiren askeri cuntanın olduğunu gösteriyordu. Ecevit yola çıktı ama aklı Kıbrıs'taydı...
Savaş çarkı çalıştı Ecevit gezisini yarıda kesip Ankara'ya döndüğünde tarih 15 Temmuz, saat 16.15'di. Genelkurmay Başkanı Semih Sancar İstanbul dönüşü alanda Başbakan'ı beklemişti. Sancar'ın makam arabasına binip Genelkurmay'a geçtiler. Ecevit bunun Enosis amaçlı bir darbe olduğunu ve duruma müdahale etmek gerektiğini söyledi. Ardından da askerlerden mevcut plan ve alternatiflerini hazırlamalarını istedi. Akşam önce Milli Güvenlik Kurulu sonra da Bakanlar Kurulu toplandı. Hem Ecevit, hem de dönemin Maliye Bakanı Deniz Baykal müdahaleden başka seçenek olmadığını, Yunanistan'ın amacının Enosis (Yani adayı Yunanistan'a bağlamak) olduğunu, Akdeniz'i kontrol altına almak istediğini anlattılar. Saat 02.30'da bakanlar, Başbakan Ecevit'e tam yetki verdiler. Ecevit, Bakanlar Kurulu'nun ardından Genelkurmay'a geçti ve komutanlara 16 Temmuz günü saat 03.30'da yazılı emri imzalayıp verdi. 16 Temmuz sabahı tüm dünya Atina'yı kınama Ankara'ya ise sakin olun mesajı verme yarışındaydı. Ecevit güne muhalefet liderlerine bilgi vererek başladı. 1967'de askeri gemilere bindirdiği halde Amerika'nın baskısı nedeniyle harekattan vazgeçen Demirel huzursuzdu. Günhazırlıklarla geçti. Ankara'ya hiç beklemediği darbeyse Rauf Denktaş'tan geldi. Denktaş, Bayrak Radyosu'nda Türklere seslenirken "bu Rumların iç meselesidir, siz karışmayın" mesajı vermişti. Bu Ankara'nın müdahale hakkının hukuki gerekçesini yok eden bir açıklamaydı. Ankara bir telgrafla Denktaş'ı uyardı. Atina'daki askeri cunta ise Türkiye'ye gözdağı vermek için genel seferberlik ilan etti. Ada'nın 3'üncü garantörü olan İngiltere diplomasi kartlarının oynanmasında ısrarlıydı. Türkiye'ye sadece görüşelim mesajı yollamışlardı. Buluşma için ne tarih ne de yer bildirmişlerdi. Ecevit mesajı alır almaz karar verdi: "Gidelim o zaman." Dışişleri yetkilileri "protokol, kurallar" diye itiraz edecek oldular, Ecevit dinlemedi. İngiltere Başbakanı ile görüşme sonuçsuz kaldı. İngilizler, toplantı boyunca tuvalet bahanesiyle sık sık ABD Dışişleri Bakanı'na bilgi vermeyi tercih ettiler. ABD Dışişleri Bakanı'nın Temsilcisi Sisco ve NATO Genel Sekreteri Joseph Luns da Londra'ya geldiler. ABD de devreye girdi ama Ecevit topu taca atacak gelişmeleri kabul etmiyordu.
ASKERLER UYARIYOR Başbakan Londra'dan 19 Temmuz sabahı saat 02.00'de döndü. Hemen Genelkurmay'a gitti. Başbakan, askerlere İngiltere'nin tutumunu anlattı ve harekat planlarını dinledi. Sonra söz askerlere geçti. Deniz Kuvvetleri Komutanı Kayacan Paşa kısa ve net konuştu: "Eğer yine son dakikada geri döneceksek ne siz Başbakan, ne de biz komutan olarak kalabiliriz." Ecevit "merak etmeyin" dedi ve Bakanlar Kurulu toplantısına geçti... Sabah olduğunda Bakanlar Kurulu müdahaleyi onaylamıştı. Çıkartma gemileri saat 08.30 da Mersin'den hareket edecekti...
TÜRKİYE ABD'Yİ BEKLEMEDİ Atina'da temaslarda bulunan ABD'li temsilci Sisco'nun Ankara'ya gelişi oldukça gecikti. Sisco, Ankara'ya geldi ama bu kez de Başbakan'dan randevu istemedi. Sisco ve beraberindekiler Başbakanlığa ancak saat 02.00'ye doğru geldiler. Pazarlıklar sürerken görüşmeden bir şey çıkmayacağını anlayan Ankara, Amerikalılara hissettirmeden saat 03.00'de, elçiliklere, 20 tarihli anahtarla, kapatılmış telsiz mesajları yollamaya başladı. Saat 03.30 gibi harekatın geldiğini anlayan Amerikan heyeti aceleyle Başbakanlıktan ayrıldı. Ecevit önce Bakanlar Kurulu toplantısına girdi, ardından Genelkurmay'a geçti. Bombardıman uçaklarının havalanmasına artık saatler değil dakikalar kalmıştı...
Özay Şendir
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|