kapat
   
15 Ekim 2006 Pazar
 
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Soli Ozel @ SABAH
SMS:
SO yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 

Hüzün, haset ve biz

Hilmi Yavuz, Nazım Hikmet şiirine "hüzün ki en çok yakışandır bize/belki de en çok anladığımız" diye başlar. Kimbilir belki de o nedenle sevinçle karşılanacak hiç bir olayda, eğer söz konusu bir spor karşılaşmasında galibiyet değilse, sevinemeyen bir ülke Türkiye. Türkiye'nin dünyada önemsenecek, dünya edebiyatına katkıda bulunacak bir edebiyata sahip olduğunu tescil eden Nobel ödülüne bile o nedenle gerçekten sevinemedi.
Ödül yazar olarak Orhan Pamuk'a verildi. Ancak onun şahsında bu ülkenin edebiyatına emek ve diline hayat vermiş olanlar, bir edebiyatın şekillenmesine katkıda bulunanlar da ödüllendirildi. Bu ödülü küçümsemek mümkün değil . Nobel edebiyat ve barış ödüllerinin verilişinde siyasi değerlendirmelerin hiç rol oynamadığını söylemek safdilliktir ama değersiz yapıtların yazarlarına da sırf siyasi nedenlerle ödül verilmemiştir.
Galiba Türkiye'deki tepkinin, hele okuryazar sınıfında rastlanan saldırganlığın temelinde başka bir özelliği, haseti görmek gerekiyor. Eğer hüzün en çok yakışansa bize hiç kuşkusuz haset en iyi tanımlayandır bizi. Pamuk'un aldığı ödülün yalnızca siyasi çıkışlarına bağlı olduğunu yazmak ya yapıtlarının okunmadığına delalet eder ya da bazılarının hasetten çatladığına. O bakımdan farklı bir dünyanın edebiyat tercihlerinde belki de ödül alabilecek Yaşar Kemal'in Pamuk ile ilk konuşanlardan biri olmasındaki zerafeti görmek ve sindirmek gerekir.

Yapıtları dünya dergilerinde
Orhan Pamuk, Ermeni meselesini hiç duymamış, duysa da ilgilenmemiş pek çok dünyalı okurun uzun zamandır zihin dünyasına girmiş bir yazardı. Bu yalnızca Nobel jürisinin değindiği gibi doğduğu şehrin hüzünlü ruhunu arıyor olmasından da kaynaklanmıyordu. Yapıtları hakkında dünyanın önde gelen dergilerinde yazılan yazılara bakıldığında temaları, tiplemeleri, ortaya koyduğu sorunsallar ve edebiyat bilgisinin derinliğiyle dikkat çektiği belli oluyordu.
Pamuk romanın bugünkü anlamı üzerine kafa yormuş bir yazar. Kendi konularını ve dilini bulurken çağdaş romana katkı yapmak kaygısını taşıyor. Benzer şekilde durduğu noktanın ayırdedici özelliklerini vurgulama çabasını da eserlerinde görüyorsunuz. Daha ilk romanından itibaren batılılaşma, DoğuBatı arasındaki fark ve Türkiye'nin büyük dönüşümü, bunun önemi üzerine kafa yormuş. Eserlerinde Türkiye'yi sarsan büyük kimlik yırtılmasının köklerine gitmeye çalışıyor.
Bu bağlamda gündeme getirdiği sorular ve cevaplar ise Doğu/İslam/Batı arasındaki meseleleri yani tüm dünyanın merak ettiği, uğraştığı konularla bağlantılı. Nobel heyetinin tıpkı daha önce Pamuk'u okumuş binlerce okur gibi bu temalarla ilgilenmesi ve romancının bakışını dünyanın dikkatine sunmak istemesi şaşılacak bir tavır değil.
Romancı kimliğinin ötesinde Pamuk'un Ermeni ve Kürt meseleleriyle ilgili söylediği sözler ve yargılanması da dünyanın gündemindeydi. Yani yazar yalnızca bir romancı değil bir fikir özgürlüğü mağduru olarak da tanınıyordu. İşte tam da o nedenle Pamuk'un Fransa'daki oylamadan önce bir çıkış yapması gerekirdi. O zaman bir edebiyatçı olarak ağırlığı toplum indinde moral ağırlığıyla da perçinlenirdi. Kimbilir belki o zaman hasetten çatlayanlara rağmen Türkiye gerçekten sevinmesi gereken bir habere sevinmeyi bile becerirdi.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Sınav   / 12-10-2006
 Siyaset üretmek   / 08-10-2006
 Konuşmalar ve mesajlar   / 05-10-2006
 ABD gözlemleri   / 01-10-2006
 Ziyaretin ortamı   / 28-09-2006
 Geleceği düşünmek   / 24-09-2006
 Yeni nefes   / 21-09-2006
 İki kadın, bir erkek   / 17-09-2006
 5 yılın ardından   / 14-09-2006
 Terör, askerlik ve siyaset   / 07-09-2006
SOLİ ÖZEL
Hüzün, haset ve biz
Hilmi Yavuz, Nazım Hikmet...
3 puan mı! o da ne?
3 puan mı! o da ne?
Galatasaray, 9. haftada 6. beraberliğini aldı. 3 haftadır 3 puana...
'Bir ışık bulmak gerekiyor'
'Bir ışık bulmak gerekiyor'
Gerets maç sonrası, oynadıkları futbolla üst sıraları hak...
Chirac'tan, Erdoğan'a
Chirac'tan, Erdoğan'a "Üzgünüm" telefonu
Fransa Cumhurbaşkanı Chirac, dün sabah telefonla aradığı Erdoğan'a...
2 milyar dolarlık ihale için nefesler tutuldu
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin alacağı 51 taarruz helikopteri için Güney...
Sakıncalı geline validen onay
SABAH'ın duyurduğu "Sakıncalı Gelin" haberini gazeteden öğrenen...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu