kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Yuksel Aytug @ SABAH
SMS:
4122-YA MESAJ
 
Soykırımı gözlerimle gördüm (!)
Sende hiç akıl yok mu kızım?
Cübbe düştü ten göründü!
Halkın sağlığı ile oynamayın
Ne demiş?
Gaf kürsüsü
Zap'tiye

Soykırımı gözlerimle gördüm (!)

Evet, soykırım yapıyorduk. Ben şahidim. Ama Fransızlar ve onun yardakçılarının iddia ettiği gibi Ermeniler'i, değil, bizzat kendi soyumuzu kırıyorduk... Deşifre'de izledim. Yüreğim kıyım kıyım kıyılarak... İstanbul'un göbeğinde bir aile sokakta yaşıyordu. Çoluk, çocuk... Üzerlerinde sadece bir branda vardı. Soğuktu ve yağmur yağıyordu. Baba işsizdi. "Lağım bile temizledim ama şimdi iş vermiyorlar. Utanıyorum. 10 yaşındaki çocuğumdan utanıyorum. Çünkü iki aydır bana o bakıyor. Şu arsada sarhoşların bıraktığı şişeleri toplayıp, bakkala satıyor. Onun getirdiği ekmeği yiyorum..." Gözü yaşlı anne ise hastaydı... Ama o, hepsinden daha metanetliydi. "Allahım'a bin şükürler olsun" diyordu. "Şu kafamızın üzerindeki branda için şükrediyorum. Onu bulamayanları da gördüm. Allahıma şükürler olsun. Allah olmayanlara da versin..." Önlerinde bir tas... Domates çorbası ile domates püresi arası bir bulamaç. Yandaki şantiyenin işçileri getirmiş. Baba yutkunarak tabağa bakıyor ama yemiyor. Çocuklar ellerindeki ekmekleri rahatça içine bansınlar diye... Ailenin iki küçük çocuğu var. Biri 8 yaşındaki dünya güzeli Gamze, diğeri hayatın tedrisatından geçmiş, hatta iftiharla mezun olmuş 10 yaşındaki Özcan. Çocuklar sanki büyükmüşler de feleğin o dar çemberinden geçmek için sonradan küçülmüşler... "Bir tas sıcak çorba istiyorum sadece" diyordu Özcan. "Bir de sıcak banyo yaptıktan sonra televizyon seyretmek. Hepsi o kadar." Sonradan öğreniyoruz ki baba, çocuklarını haftada bir yandaki inşaatta, soğuk suda yıkıyormuş... Minik Gamze'nin iki gözü iki çeşme... "Ben çadırda değil, evde yaşamak istiyorum" diyor... Geceleri çok üşüyormuş. Bir de korkuyormuş. Gece çok karanlık oluyormuş çünkü. Etraflarında duvar olsa korkmazmış. Ama bez onları koruyamazmış ki... Haberin final sahnesinde iki kardeş uydurma bir boyacı sandığının birer yanından tutup, "işe" koyulurken, güle oynaya okula giden yaşıtlarının arkasından hüzünle bakıyorlardı. O dakikadan sonra benim gündemimdeki "gerçek soykırım" bu oldu...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Reklamları izletmek de sanattır   / 12-10-2006
 Sıla'nın sesine kulak verelim   / 11-10-2006
 Türk-Yunan psikolojik savaşı   / 10-10-2006
 Super Lady'de ne işim var?   / 08-10-2006
 Aliye'ye yakışan final hangisi?   / 07-10-2006
 Etiler'in orta yeri Kurtlar Vadisi   / 06-10-2006
 Kabinden 'korsan' yayın   / 05-10-2006
 Bu kez çuvalı MOSSAD geçirdi   / 04-10-2006
 Bu kazaları daha çok göreceğiz   / 03-10-2006
 Oryantal Star'ın ardından...   / 01-10-2006
YÜKSEL AYTUĞ
Soykırımı gözlerimle gördüm (!)
Evet, soykırım...
Hülya Avşar arabayı verdi
Hülya Avşar arabayı verdi
Hülya Avşar'ın Türkiye'nin nabzını tutuğu 'Hülya Avşar'la Sen...
Kendimi büyük bir aşk ile seviyorum!
Kendimi büyük bir aşk ile seviyorum!
"2006 benim için çok kötü bir yıl oldu" diyen Seray Sever: Çok yakın...
Avladığı bıldırcınları dostlarıyla yiyecek
Avladığı bıldırcınları dostlarıyla yiyecek
Yarı yaşındaki sevgilisi Eda Taşpınar ile büyük bir aşk yaşayan...
Hindistan yolcuları...
Hindistan yolcuları...
İki yıl önce kasım ayında nikah masasına oturarak İstanbul'un...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.