Kahveci Abid çok dertli
Biz Ulucami'nin önündeki parkta oturmuş, Diyarbakırlılar'ı dinliyoruz. Birkaç metre ileride, 3 kişi de bizi dinliyor. Kalkıp, yanlarına yaklaşıyoruz. Ortalarında saçı, bıyığı ağarmış biri var. Bize "hoş geldiniz" dedikten sonra: -35 yıllık esnafım... Su parasını ödeyemiyorum. -Adınız ne? -Abid Kılıç. -Abid bey esnafın durumu nasıl? -Türkiye' de kara para var... Helale çalışanın işi zor.
Abid Kılıç şakacı biri: -İnsanlar ne düşünüyor, biliyor musunuz? -Ne düşünüyor? -Düşünüyor ki... Bir suç işlesem de hapse düşsem... Kışı sıcak hapishanede geçirsem... Bedavadan karnım doysa.
Elini sıkıp, uzaklaşıyoruz. Arkamızdan bağırıyor: *8 nüfusa tek başıma bakıyorum. *Ankara'dakilere söyleyin, gelsinler, aramıza girsinler. *Korsanlarla beraber 2.500 kahve var... Resmi kahve sayısı 1.800... Ben Kahveciler Derneği' nin eski başkanıyım... Millet kahvede oturuyor. *Adam yerine koyup bizi dinledin ya, Allah ne muradın varsa versin.
|