|
 |
|
  |
|
Fransa'ya resmi rest
Başbakan Erdoğan: "Fransa akıl tutulması yaşıyor. Bu siyasi arıza Paris'ten dönmeli. Yoksa Fransa için çok şey değişir."
Bizim için değişmez ama Paris için çok şey değişir!
Erdoğan, Ermeni yasa tasarısı için Fransa'yı uyardı: Yanlış hesap, siyasi arıza Paris'ten dönmeli. Türkiye için hiçbir şeyi değiştirmez ama Fransa için çok şeyi değiştirir.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Fransa'yı sert bir dille eleştirdi, "Çok şey kaybedersiniz" uyarısı yaptı. Erdoğan, dün partisinin Meclis grubunda, Avrupa Birliği'ne "Bu akıl tutulmasına tavır alın" çağrısı yaparken, Fransa'ya da Cezayir Bağımsızlık Savaşı'nın başladığı tarihle ateşkese kadar geçen süreyi hatırlattı. TBMM'de Cezayir'deki soykırım iddialarının tanınması tekliflerine de, "Biz pisliği pislikle temizleyenlerden değiliz" diyerek karşı çıkan Erdoğan, Fransa'ya şu mesajları verdi: "Adını anmak istemediğim bir yalanın, iftiranın yaşaması kanunla sağlanmak isteniyor. İnsanların çektiği acılardan sonra kurulan AB, kendi geleceği için önemli üyelerinden biri olan Fransa'daki bu akıl tutulmasına karşı mutlaka tavır almak durumdadır. Kopenhag siyasi kriterlerinin öncelikli ilkesi ifade, düşünce özgürlüğüdür. Peki bir bilim adamının çıkıp da 'bu, bilime aykırıdır; bu, tarihi gerçeklere aykırıdır' demesi veya bir siyasetçinin bu tespitlerden ve bu belgelerden hareketle 'aykırıdır' demesi suç telakki edilecekse bu, ifade özgürlüğünün neresinde yer almaktadır? Fransa, dünyaya neyle izah edecek!"
ENGİZİSYONU
UNUTMA
"Türkiye ile Ermenistan arasındaki bir sorun için durumdan vazife çıkarma anlayışı ne zaman beri sizin görevi oldu. Artık dünya bir sömürgeler kampusu değildir. Bu Fransa'da yaşayan bir miktar Ermeni'yi tatmin eder, dünyayı değil. Ayın 12'sinde atılacak yanlış adım, Türkiye için hiçbir şeyi değiştirmez ama Fransa için çok şeyi değiştirir. Bizim tarihimizde engizisyon yoktur. Önce bunun hesabının versinler. Böyle bir karanlık Ortaçağ yoktur. Sömürgecilik kolonyalizm düzeni ve ırk savaşları yoktur. Propaganda hakikati değiştiremez. İftira ve yalan makineleri kendi tarihlerine baksınlar. İki dünya savaşının acılarını ve yıkımlarını bir yana bırakıyorum ve hatta bir mukayese kaydıyla söylemiyorum. Nijer'de, Senegal'de, Tunus'da, Cezayir'de, Moritanya'da, Kamerun'da, Gine'de, Çad'da , Cibutu'de, Ruanda'da, Berin'de neler oldu? Bir bunlara baskınlar! Ne tarih kastıyla söylüyorum ne de bir öfkeyi kabartmak istiyorum."
|
