| |
|
|
Super Lady süper olabilirdi!..
atv Super Lady'ye inansa, arkasında dursa, Super Lady, süper bir program olabilirdi. Sabredemediler.. Sıradan, rastgele 16 kız toplayıp, bunlara "Hanımefendilik" dersi vermek ve içlerinden en iyisini 15 hafta sonunda Super Lady ilan etmek, aynen bir My Fair Lady masalıydı. Çiçekçi Kız Eliza'dan, kraliçe saraylarına davet edilen bir Fair Lady, bir masalsı hanımefendi yaratmak fikri hoştu. Masalları severim. Programı sevdim.. Başladık.. İki program sonunda duruma bakıyorum.. Kolayca düzeltilecek şeyler var.. Birincisi Ebru Şallı.. Ebru hoş ve hırslı bir kız.. Ben hırslı insanları severim. Hırssızdan bir şey olmaz çünkü.. Ama Ebru abartıyor. Super Lady değil, Ebru Şallı şov sanıyor.. Her lafı kesiyor, durmadan konuşmaya, öne çıkmaya çabalıyor. Esra'nın cümlelerini de o söylüyor.. Esra sessiz, köşede kalmış, biblo niyetine oraya konmuş gibi.. Oysa ekran için bulunmaz Bursa (Pardon İzmir) kumaşı kız.. İki kıza da işlerinin tarifi yeniden yapılmalı diye düşünüyorum.. Programın ana malzemesi yarışmacı kızlar.. Program onlarla ilginç olur.. Oysa kızlar sanki bahane.. Jürinin sohbet bahanesi.. O zaman jüride bu işin değil, konuşma programlarının ustaları oturmalı.. Format buysa, Cemil'den başka uyan yok.. Bir de ilk programın konuğu Erkan Özerman.. (Bir dergiye verdiği röportajda o da saçmalamış ya..) My Fair Lady'yi zirveye taşıyan şey, Çiçekçi Kız Eliza'nın gelişmesini izletmesi.. Biz de bunu yapmalıyız.. Kızların her birinin adaylık için başvurdukları günden bu güne gelişmeleri her programda verilen o aptal videonun yerine hazırlanacak birer kliple verilmeli. Seyirci her defasında nerden nereye gelindiğini görmeli.. Sunucular hafta arasında kampa gidip neler yapıldığına bakmalı ve anlatmalılar.. Seyirci o hafta hangi derslerin verildiğini bilmeli.. Sonra sorular, o haftanın derslerinden sorulmalı ki, kim ne kadar öğrenmiş, ilerlemiş, jüri dahil herkes görsün, notlar ona göre verilsin.. Böyle bir şey yok.. Oy kriteri yok.. Her şey keyfi sanki.. Kızları ilk günden beri bilenlerden biriyim.. Nasıl inanılmaz bir gelişme içinde olduklarını görüyorum.. Özellikle fizik görünümde Gaye, hal, hareket, tavır, dansta Sait Hoca gerçekten bir My Fair Lady mucizesi yaratıyorlar. Ben fark ediyorum. Ekran başındakiler de hissetmeli.. Program bunun üzerine kurgulanmalı.. Bir değil, 16 Fair Lady yaratıyor ve de üstelik bunları birbirleri ile yarıştırıyoruz.. Bu yarışma nefes kesmeli.. Kesecek.. Bir iki toplantı ile taşları yerli yerine oturttuk mu, nefes keser, inanıyorum.. Ama kesilen bizim nefesimiz oluyor.. Çünkü bize inanan yok. Ekrana kuş mu konduruyorsun ki, millet sabahın dördüne kadar izlesin.. Olacak şey mi?. Ben Faruk'la Mustafa'nın yerinde olsam, yenilgiyi kabul eder programı çekerim. Benim kendimi çektiğim gibi..
|