| |
|
|
Süper Lady'den neden ayrıldım?..
"Süper Lady'den neden ayrıldım" sorusu erken aslında.. İlk soru "Neden başladım ki" olmalı.. Söyleyeyim.. Hatır için.. Mustafa Oğuz ve Faruk Bayhan çok ama çok iyi dostlarım.. Yaz ortasında geldiler.. "Bir program yapıyoruz" diye anlattılar.. Anlattıklarını sevdim.. Sokaktan rastgele 16 kız seçecekler ve bunları eğitime alacaklardı. Leydilik eğitimine.. 15 haftanın sonunda ortaya bir My Fair Lady çıkacaktı. Benden Master of Ceremony, kısaca MC olmamı istediler.. Şovun Şefi diye çevirdim ben.. Sunucular var, jüri var, kızlar var.. Ben olmasam da olur yani, düzen.. Ama ben gereken anlarda devreye gireceğim.. Hoşuma gitti. "Hangi TV'de, ne zaman" dedim.. "atv'de Cuma 22.30'da" dediler.. İçim burkuldu.. atv benim gurubumun televizyonu, ben atv'den başka her televizyon ile çalışıyorum.. Sebep?.. atv sözünde durmuyor. Bin vaadle kandırıp, daha çekim aşamasında biten deneyimleri geçiyorum.. Sevgili Merve ile Şakamera çekiyoruz.. Kameraman "Boşuna" diyor, "Program yayından kalktı.." Kameraman biliyor, ben bilmiyorum.. Yayınlanmıyor gerçekten.. Daha sonra başka sunucularla yeniden çekip yayına koyuyorlar. Tuzak bana kurulmuş yani.. Erman'la Kale Arkası yapıyoruz.. Eve geldim, ekranda tanıtım dönüyor.. "Kale Arkası 23.20'de başlayacak" diye.. Saate bakıyorum, 23. 35!.. Yaptıkları işten haberleri yok. Yatıyorum.. Ertesi gün Ercan (Arıklı) "Yahu iyi program yapıyorsunuz ama çok konuşuyorsunuz" diyor.. "Gece 03.30'da eve geldim, hala konuşuyordunuz.." Bre aman.. Soruşturuyorum.. 01.30'da yayına girmiş, bizim 23.35'te hâlâ "23.20'de başlayacak" diye anons edilen program. Efendim Kanal D o sırada bir James Bond filmine başlamış. Onun karşısına hemen benzeri bir film koymak gerekirmiş.. Kale Arkası bitti. atv bitirdi. Erman'ı küstürdüler, beni kızdırdılar, bitirdiler. Hep içimizde ukde Yaşamdan Dakikalar'ı Kenan ve Haşmet'le harekete geçirmeye karar verince, atv bir daha karşımıza çıktı.. Gene söz verdiler.. En geç 22.15 falan.. Gece yarısından evvel başlamadılar ve bir sabah atv'yi terk ettiğimizi benim köşemde okudular. Yaşamdan Dakikalar'ı zerre anlamamışlardı. Her şey reyting değildi ki.. Bir büyük kanalın, bir iki de gururla sunacağı itibar programı olmaz mıydı?.. Yaşamdan Dakikalar bir sezonda almadık ödül bırakmadı. Yurdun dört bir yanından yüzlerce lise ve üniversiteden davetler geldi. Büyük şirketler bayi toplantılarına bile çağırdılar. Yetmedi.. Yurt dışı teklifler sıralanmaya başladı.. Yunanistan, Bulgaristan, Makedonya'ya gidildi. Şimdi İsviçre'ye gidiliyor. Bu başarıya nerede ulaştı?.. TV8 gibi imkanları kısıtlı, geçin yurt dışını, yurt içinde bile yeni yeni yayılmaya başlayan bir mütevazi kanalda.. TV8 üstelik Yaşamdan Dakikalar'ı rekabetin en korkunç olduğu kuşağa, Prime Time 1/ Birinci Aile İzleme Saatine koyma cesaretini gösterdi. En müthiş dizilerle boğuştuk. Ayni cesareti NTV gösterdi. 90 Dakika pazartesi geceleri Prime Time 1'de yayınlanıyor.. En eski ve en itibarlı futbol programı bu.. Kenan ve Haşmet o zaman Sabah'ta yazıyor.. Patron Dinç Bey demiş ki, "Bizim çocuklar niye başka kanala program yapıyor?.." atv'nin genel müdürüne "Derhal bu hafta size taşınıyoruz" dedim.. "NTV'nin koşulları ile.. Pazartesi Prime Time!.." Bir daha sözünü bile etmediler. Şimdi bu atv "22.15" diye söz vermiş.. "Tutmazlar" dedim.. Faruk'la Mustafa "Kesin" dediler.. Benim de içimde ukde ya kendi televizyonumda program yapmamak.. "Peki" dedim.. İlk hafta 22.15'te başladık.. İkinci hafta gece yarısından sonra.. Sabah'ın dördünde bitti. "Benim Kazım Baba'ya tatil sözüm var. Amerika'dan geldi, Antalya'ya gidiyoruz" dedim, Mustafa ile Faruk'a.. "Bu hafta yokum, ondan sonra da olmam.. Çünkü atv gene yaptı yapacağını.." Yemin billah ettiler ki, bir hafta için öyle karar alınmış. Sonra gene erkene dönecekmiş.. Gördük.. Gene gece yarısından sonra başladılar.. Faruk Bayhan, Mustafa Oğuz ve atv yönetimi şu anda sizinle birlikte öğreniyorlar bu satırlardan ki, Hıncal Uluç artık Super Lady'de yok.. Kesin bitti.. Ben Super Lady'den ayrıldım.. Oysa çok sevmiştim formatı ve ortamı.. Kafamda yığınla düşünce vardı, taşları yerli yerine koymak için.. Tutulmayan sözler beni bitiriyor. Ben de işi bitiriyorum.. Üzgünüm.. En çok da kızlar için üzgünüm.. Birlikte çok iyi iş yapacaktık, hissediyordum..Hepsi bu!..
|