|
 |
 |
 |
 |
|
Türkiye'de örneği olmayan bir film bu
Bugün gösterime giren 'Kardan Adamlar' adlı sinema filminde Ogün Kaptanoğlu ile başrolü paylaşan Hazım Körmükçü, Altın Portakal'da yarışan filme çok güvendiğini belirtiyor: Profesyonel film eleştirmenleri her şeyiyle çok farklı bir film görecek.
Tiyatro kökenli bir ailenin mensubu olan ve yeteneği ile adından her zaman başarıyla söz ettiren Hazım Körmükçü, 'Eylül Fırtınası' ve Güle Güle'nin ardından, 'Kardan Adamlar' adlı sinema filmiyle beyazperye döndü. Bugün gösterime giren filmin yönetmen koltuğunda ise çektiği reklam filmleriyle tanınan Aytan Gönülşen oturuyor. İlk uzun metrajlı filmini çeken yönetmen, filmiyle şu an devam eden Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde 'İklimler', 'Eve Dönüş' ve 'Takva' gibi güçlü filmlerin de rakibi... Filmde yoğun kar yağışı altında dağda kaybolan Can ve Levent adlı iki dosttan Levent karakterini canlandıran Hazım Körmükçü, çekimleri Düzce'de -25 derecede gerçekleştirdiklerini anlatıyor...
KABUĞUMDA YAŞIYORUM
* Sizi en son 1999'da çekilen 'Eylül Fırtınası' ve 'Güle Güle' adlı filmlerde gördük. 1999'dan 2006'ya uzun bir zaman geçti, şimdi 'Kardan Adamlar' ile yine beyazperdedesiniz. Bu kadar uzun bir ara vermenizin nedeni nedir?
Beni heyecanlandıracak işlerde yer almayı istiyorum, özellikle sinema filmi söz konusu olduğu zaman daha hassasım. Ben hep buradayım, ulaşmak isteyen kolaylıkla bulur. Bir oyuncu olarak seçici davranıyorum ama senaryo geldiği zaman okuyup değerlendiririm. Ben kabuğunda yaşayan bir adamım. Birtakım hedeflere ulaşmak uğruna özümden; ruhumdan ödün vermiyorum. Ailemle, çocuklarımla sporla ve doğayla yaşıyorum. İyi oyuncular grubunda anılmak güzel ama bir yılda gelen projeler bir ya da iki oluyor. Çünkü tekliflerin gelmesi, popüleritenizle ilişkili!
* 'Kardan Adamlar', yönetmen Aytan Gönülşen'in ilk uzun metraj filmi. Teklif size nasıl geldi?
Menajerim Ayşegül Bafralı, Aytan Gönülşen'le çok samimi dost. Aytan, Ayşegül ile konuşurken, resimlerimi görünce "Aradığım bu" demiş. Senaryoya ve hikayeye inandım. Aytan'ın ilk uzun metrajı olmasından kaynaklanan heyecanını hissettim. İnandım; çünkü reklam yönetmenlerinin dünyaları çok daha farklı olur...
* Filmde dağda kaybolan iki dosttan Levent karakterini oynuyorsunuz. Nasıl biri Levent?
Levent manipülasyonu seven, karşı tarafı manipule eden bir tip. Olayları önceden kurgulayıp, zaten öyle olacağını bilen, şekil veren bir adam. İşinin ustası. Aynı zamanda arkadaşının kardeşiyle evlenme yolunda ilerleyen bir ilişkisi var. Bir gün arabaları kara saplanıp dağda kaldıktan sonra, o iklimin yarattığı psikolojik etki ile aralarında iç çatışmalar başlıyor. Film de zaten birbirini yıllarca tanıyan iki karakterin zor koşullarda çaresiz kalmasını ve çözülmelerini anlatıyor.
SINIRLARIMI ZORLADIM
* Çekimler Düzce'nin Kardüz Yaylası'nda -25 derece soğukta gerçekleştirilmiş. Çok zorlandınız mı çekimlerde?
İçimize 3 mm'lik balıkadam elbisesi giydik ama ona rağmen ellerimiz ve ayaklarımız çok üşüdü. Kilometrelerce iki buçuk metre karın içinde yürüdük. Baştan biliyorduk kolay olmayacağını. Benim zaten kolay şeyleri başaramamak gibi bir kabiliyetsizliğim vardır. Hep bıçaksırtı ve zor olmalıdır benim için; bunlar beni ben yapan şeyler. Sınırlarımı zorlamayı severim ve bu film de öyle bir filmdi.
* Film, şu sıralar Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde 'Araf', 'Eve Dönüş', 'İklimler' ve 'Takva' gibi güçlü rakiplerle yarışıyor. Siz filminize ne kadar şans veriyorsunuz?
Diğer filmleri izlemeye fırsatım olmadı ama filmimizi, ilk uzun metraj film deneyimi yaşayan, kafası ve gönlü güzel çalışan, kadrajını güzel dolduran bir yönetmen çekti. Türkiye'de örneği olmayan tarzda bir film yaptık. Film eleştirmenleri izlediklerinde; kurgusuyla, görüntüsüyle, sesiyle farklı bir şey görecek. İşin en zor yanlarından biri; iki erkeğin oynaması. Üçüncü bir şahıs yok! 98 dakika bir filmi seyredilir kılmak dünyanın en zor şeylerinden... Müthiş görsel zenginlikler var. İki erkek oynuyor ama gizli başrolde 'doğa' var!
ZEYNEP GÜLER GÜNAYDIN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
