Piyasaya yeni girişler ve her geçen gün artan rekabet yüzünden otomobiller artık yatırım aracı değil.
Geçmiş yıllarda otomobil altın ve döviz gibi bir yatırım aracıydı. Piyasa şartları ve otomobil pazarındaki rekabet ortamının olmaması, otomobilin alınıp satılan ve kâr edilen bir yatırım aracı olarak görülmesini sağlıyordu. Bugün ise artan rekabet koşulları ve enflasyondaki düşüşün yanı sıra, bir de değer kaybının yaşanması, otomobili bir yatırım aracı olmaktan çıkardı. Otohaber dergisinin haberine göre, sıfır kilometre bir otomobilin 1 yıl sonraki değer kaybı, yaklaşık yüzde 15, 4 yıl sonraki değer kaybı ise yaklaşık yüzde 44'ü buluyor. Mini sınıfta bulunan otomobillerin değer kaybı konusunda avantajlı. Mini sınıf otomobillerin 3 yıllık değer kaybı, modele göre değişmekle birlikte yüzde 24 ile 30 arasında değişiyor. .Altorta sınıf Türkiye'de en çok tercih edilen model sınıflarından birisini oluşturuyor. Kampanyalar nedeniyle ulaşılması en kolay otomobiller olması alt orta sınıf otomobillerin ikinci eldeki değer kaybını artırıyor. Bu sınıftaki otomobillerin değer kaybı yüzde 20 ile yüzde 39 arasında değişiyor. En yüksek değer kayıplarının görüldüğü sınıflardan bir tanesi de üst orta ve lüks sınıf. Bu sınıftaki otomobillerin 3 yıllık değer kaybı yüzde 23 ile yüzde 43 arasında. 4x4 SUV araçlar son yıllarda hızla talebi artan sınıf olarak dikkat çekiyor. Fiyat açısından yüksek rakamlara sahip SUV'lar ikinci elde de önemli değer kayıpları yaşıyor. Bu sınıftaki otomobillerin değer kaybı yüzde 44'e kadar çıkıyor.