|
|
Dâhinin izinden yürüyen cerrah
Einstein'ın kurduğu Dünya Bilim ve Sanat Akademisi'ne seçilen ilk Türk olan Prof. Dr. Zehra Neşe Kavak "Hocalarımız 'Kadından cerrah olmaz, çünkü hamile kalırlar,' diyerek kürsüye almak istemezdi,'' diyor.
Çeşitli ülkelerden bilim, sanat ve politika alanında başarı kazanan ünlü isimlerden oluşan Dünya Bilim ve Sanat Akademisi'nde Türkiye'yi temsil eden Prof. Dr. Zehra Neşe Kavak, kadınların bilim alanında da kariyer yapabileceğini kanıtlayan isimlerden biri. Aynı zamanda Dünya Perinatoloji (Gebelik Bilimi) Derneği Genel Sekreteri olan Prof. Kavak, "Türkiye'de de dünyada da kadın cerrahların kendini göstermesi ve akademik kariyer yapmaları hep engelleniyor. Kürsü başkanmız Sakıp Tekin 'Kadından cerrah olmaz, hamile kalırlar, derdi, ama biz bir avuç doktor yılmadan çalıştık ve başardık," diyor. Ünlü fizikçi Albert Einstein ile atom bombasının yapımında çalışan Robert Offenhaim'ın 1960 yılında kurdukları Dünya Bilim ve Sanat Akademisi'ne seçilen ilk Türk iki erkek çocuk annesi, 43 yaşındaki Prof. Dr. Kavak, akademiye seçilme öyküsünü heyecanla anlatıyor: "Akademinin başkanı Prof. Dr. Walter Anderson'ı mayıs ayında Türk İş Kadınları Derneği'nin Dünya Kadınlar Zirvesi'ne davet ettik. Ben derneğin genel sekreteriydim. Tarihçi, sosyolog, Amerika'da çok ünlü bir bilimadamı olan Anderson, bana çalışmalarımdan dolayı akademiye seçildiğimi söyledi. Yaklaşık 500 üyesi olan akademiye, Türkiye'den giren ilk üye benim. Bu akademi için uluslararası alanda kariyer yapmanız şart. Ayrıca Türkiye'deki bilim ve iş dünyasındaki genç kadınların başarısından çok etkilendikleri için iki aday daha göstermemi istediler. Ben de Demet Sabancı ve Ülkü Arıboğan'ı önerdim.''
'YÖNETİCİLİK ÇOK ZORDU' Kendi alanında Türkiye'de hep ilklere imza atan Prof. Dr. Kavak, bütün bu başarısını çok çalışmasına bağlıyor. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde üç buçuk yıl başhekimlik görevi yapan Prof. Kavak, cerrahlıkla yöneticiliğin bir arada yürütülmesinin çok zor olduğunu ve kendini artık sadece bilime adamak istediğini söylüyor. Prof. Kavak, artık zamanının tümünü Marmara Üniversitesi bünyesinde kurdukları Fetal Maternal Tıp Ünitesi'ne ayırıyor: "Yalnız Türkiye'de değil dünyada da cerrahide kadın olarak yükselmek çok zordur. Başhekimken bir yandan ameliyata girer bir yandan da ödemelerle ilgili sorulara yanıt vermek zorunda kalırdım. İdari görev çok zor. Artık sadece gebelik bilimiyle ilgili çalışmalarda daha fazla kongre düzenlemek, bilimsel açılımımızı genişletmek istiyorum. Bu alanda sesimizi artıracağız. Daha fazla kıskançlık toplayacağız ama bunun sonu yok.''
FİGEN YANIK
|