|
|
Erkekseniz caddede yarışın!
BU yazıya ilham veren, Kanal D'nin Formula 1 yarışları için gazetelere verdiği fotoğraflı ilandı. Bir Formula 1 pilotu, yarış otomobilini Boğaz'a çekmiş, çay siparişi veriyordu. Düşündüm de acaba Formula 1 yarışı İstanbul Park pistinde değil de, kentin trafiğinde yapılsaydı ne olurdu? Michael Schumacher müşteri almak için aniden önüne dalan minibüs şoförüne diklenince, sopayı yerdi. Montoya köprü trafiğinde cinnet geçirip, direksiyon simidini yerdi. Fisichella, Bağdat Caddesi'nde yanından 'vınn' diye geçen bizim modifiyeli cadde çocukları yüzünden motor sporlarını bırakır, bir dağ köyünde inzivaya çekilirdi. Barrichello, TEM'de önüne fırlayan ata çarpmamak için direksiyonu kırıp, bir kamyonun altına girerdi. Massa, Levent'te yolcu indirip bindirmek için sağda üç sıra yapan belediye ve halk otobüslerini beklerken motoru yakardı. (Hem otomobilin motorunu, hem de kendi motorunu...) Alonso ise dünyanın en pahalı benzininin satıldığı kentte yarışı bitirebilmek için korsan taksicilik yapardı. Bugün İstanbul Park'tan bir birinci çıkacak. Benim patlatacağım şampanya ise İstanbul'da bu akşam ölmeden, birini öldürmeden, kafayı sıyırmadan, sağ salim evine dönmeyi başarabilen tüm sürücülere...
|