|
|
|
|
Yakışıklılığına kanmayın buzzzz gibi İngiliz!
İstanbul'da Formula 1 rüzgarı ifil ifil eserken yarışla ilgilenmeyenlerin bile dikkatini dünyaca ünlü pilotlar çekiyor. En çok da Honda'nın 26'lık yakışıklı pilotu Jenson Button! Eh hem dudak uçuklatacak kadar yakışıklı, hem de en son Macaristan'da yapılan yarışın birincisi....
Dediler "Jenson, Seiko'nun yeni saatlerinin Çırağan'da yapılacak tanıtımına gelecek". Dedim "O zaman uygun adım ileri, kalmamak gerek geri!" Perşembe akşamı saatler 19.30'u gösterirken Jenson Button, Çırağan'ın bahçesine helikopterle indi. Seiko'nun saatlerini tanıttıktan sonra, sadece GÜNAYDIN'a röportaj verecekti. Sarayın içinde gizli bir köşeye koyulmuş iki sandalyenin birinde heyecanla gelmesini bekliyorum. Çok geçmiyor ve yanında asistanıyla Jenson geliyor...
İTİRAF EDİYORUM, ÇOK UKALA! İlk intiba önemliyse; ben bu adama bayıldım diyorum ama sonra fikrimi ışık hızıyla değiştiriyorum. Bakmayın siz onun yakışıklı olduğuna, aslında o buzzz gibi bir İngiliz! Herhalde o kadar çok röportaj veriyor ki, bir an duraklayıp düşünmeden sorulara cevap veriyor. Profesyonellik bu olsa gerek ama itiraf ediyorum o çok ukala! "Zaman benim için her şey" diyor, Seiko saatlere bayılıyor. İşte on dakikalık röportajımızdan bunlar çıkıyor.
*Macaristan'daki son yarışta birincilik kazandınız, İstanbul'dan ne bekliyorsunuz? İlk birinciliğimi kazanmak harikaydı tabii.
* Şansınızın yaver gittiği söyleniyor... Kesinlikle şansla ilgisi yok. On dört yaşından beri yarışıyorum, çok çalıştım, hayal ettim... Şans değil, çalışmanın sonucu bu birincilik.
*Peki İstanbul yarışında planınız nedir? Elimizden gelenin en iyisini yapabilmek! Bütün spor dallarında zaten bu böyle, elinden geleni yapacaksın. Bu kez de böyle olacak. Yeterince hızlı olabilirsek, bu yarışı ve diğerlerini kazanabiliriz.
*Bu yarışa nasıl hazırlandınız? Ne yersiniz ne içersiniz? Pilotların her zaman karbonhidratlara ihtiyacı vardır. Bol bol karbonhidrat içeren besinleri tüketiyorum. Çünkü enerji veriyor. Uykuma dikkat ediyorum. Zaten her yarışta aynı düzeni takip ediyorum. Böylelikle uyum sağlamak kolay oluyor.
*Biraz o düzenden bahseder misiniz? Oo, başlasam tüm gün anlatmam gerekir!
*Bize özeti de yeter... Tamam. Teknik ekiple çok zaman geçiriyoruz, arabayı yarış için en iyi seviyeye getirmeye çalışıyoruz. Yarıştan önceki akşam genelde böyle etkinliklere katılıyoruz. Cuma günü iki saat yarış arabasını kullanıyoruz. Sonra röportajlar ve medya işleri oluyor. Cumartesi günleri yine antrenman ve yarış hazırlıklarıyla geçiyor.
*Sizin çok çapkın olduğunuzu duyduk... Hayır asla! Benim kız arkadaşım var.
*Bir de demişsiniz ki; kadınlardan F1 pilotu olmaz. Neden olmaz? Eğer bir kadın yeterince hızlı ve fit olabilirse ne güzel. Neden F1 pilotu olmasın. Ama bugüne kadar bu kapasitede, yeterli bir kadın çıkmadı. Çünkü bu, kim ne derse desin fizik gücüne dayanan bir spor. Bu yüzden kadınların erkeklerle yarışması da çok güç.
*F1'de yarışmak tamamen fiziksel güçle mi alakalı peki? Çok önemli ama yarış arabası kullanmaya da yetenekli olman lazım. Formula'nın diğer kategorilerinde başarılı kadın sürücüler var ama F1'de hız ve g-force çok fazlalaşıyor ve şu ana kadar bize rakip olabilecek bir kadın çıkmadı.
*En büyük hayaliniz? Dünya şampiyonu olabilmek, dünyanın en iyisi olabilmek. Şimdilik bir yarış kazandım ve bu harika bir duyguydu, benim için çok önemli. Sanırım önümüzdeki sene bizim için iyi bir sene olacak, hedeflerime ulaşacağıma inanıyorum.
YARIŞTA BENCİLİM *Hangi pilotlarla aynı takımda olmak istersiniz? Her zaman en iyi sürücülerle bir arada olmak istersiniz, çünkü bu daha çok mücadele etmenizi ve kendinizi geliştirmenizi sağlıyor. Şu anda Rubens'la aynı takımdayım. 33 yaşında çok hızlı ve tecrübeli bir pilot. Kimi Raikkonen ve Fernando Alonso da aynı takımda olmak istediğim pilotlar.
*Yarışlara nasıl motive oluyorsunuz? En iyisi olmayı istemek benim için en büyük motivasyon kaynağı. Yarış zamanı ne olursa olsun beni etkilemez. Çünkü sadece işe odaklanıyorum. Yarışırken çok bencilim. Her yarışçı da öyle olmak zorunda...
*Pazar günü İstanbul'da hava çok sıcak olacak, araba da sıcak. Nasıl başa çıkıyorsunuz? Sıcak ülkelerde antrenman yapıyorum. Sıcağa alışmak için dağlarda bisiklete biniyorum, artık sıcağa alıştım yani. Geriye sadece sakin olmak, rahatlamak kalıyor.
*İdolünüz kim? Bisikletçi Lance Armstrong! Kanserden sonra beş kere Fransa turunu kazandı. Gece gündüz durmadan çalışıyor, hiçbir şey onu amacından döndüremiyor!
AYŞE ÖZYILMAZEL
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|