Coca-Cola'nın bayileriyle yaptığı ve rekabeti kısmasına karşın muafiyet sağlayan anlaşmalara itiraz gelince Rekabet Kurulu inceleme başlattı Uzmanların 'bu muafiyet alınsın' şeklinde verdiği raporu Rekabet Kurulu onaylarsa bakkal, büfe ve restoranlarda farklı markalar satılabilecek.
Kolalı içecek pazarında, firmaların pazar paylarını arttırmaya yönelik satış politikalarında rekabeti ortadan kaldıran ve rakip mala satış yasağını getiren sözde sponsorluk uygulamaları karşısında tüketicilerin tercihleri dikkate alınmıyor. Bu uygulamanın 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunu'na aykırı olduğunu günlerdir yazıyorum. Diyorum ki, herkes dilediği kolayı içme hakkına sahip olmalıdır. İki gün önceki yazımda da Coca-Cola'nın İstanbul Sarıyer'de bir ilköğretim okulu kantini ile 13 Nisan 2001 tarihinde imzalanan Rekabet Kanunu'na aykırı sözleşmesi ile rakip mallara getirilen satış yasağı ile rekabetin nasıl ortadan kaldırıldığını yazmıştım. Coca-Cola'nın rekabete aykırı bu uygulaması üzerine kolalı içecek pazarındaki rekabeti mercek altına alınca ilginç uygulamalarla karşılaştım. Coca-Cola Satış ve Dağıtım AŞ (CCSD), örnek verdiğim Sarıyer'deki okul kantini ile yaptığı rekabete aykırı sözleşme gibi uygulamalarına hukuki geçerlilik kazandırabilmek için yasal, ancak ilginç bir yol bulmuş.
MUAFİYETİ
VARMIŞ Rekabet Kurulu'nun 30 Mayıs 2002 tarih ve 2002/2 no'lu 'Dikey anlaşmalara ilişkin grup muafiyet tebliği' var. Bu ne demek? Bu şirket bakkal, market, restoran gibi satış noktalarıyla yaptığı sözleşmenin içeriğinde rekabeti kısıtlasa da belli koşulları taşıması halinde rekabet yasasındaki 4'üncü maddenin (rekabeti kısıtlayıcı anlaşma içeren sözleşmeler) Rekabet Kurulu'ndan izin alınmasından muaf tutulabiliyor. Coca-Cola şirketi de, bayiler ve doğrudan nihai satış noktaları ile akdedilen ve münhasırlık içeren sözleşmelerden dolayı bu tebliğe göre muafiyet alıyor. Dolayısıyla bayileri ile yaptıkları rekabete aykırı her sözleşme için Rekabet Kurulu'ndan izin almaya gerek kalmıyor.
MUAFİYET GERİ ALINIYOR CCSD'nin bayiler ve nihai satış noktaları ile yaptıkları münhasırlık sözleşmeleri ile rakip malların satışının yasaklanması Sarıyer'deki okul kantininde olduğu gibi artmaya başlayınca, sektördeki rakip firmalar ve bu içecekleri içen tüketiciler isyan etmeye başlıyor. Bunun üzerine Rekabet Kurulu, Coca-Cola'nın sözünü ettiğim 'muafiyet tebliği' nden yararlanıyor olsa bile, 'muafiyetin geri alınması' başlıklı tebliğin 6'ncı maddesini işleterek tarafların yazılı görüşlerinin istenmesi ve kanunun 13'üncü maddesine dayanılarak 'muafiyet'in geri alınması için inceleme başlatıyor. İnceleme için görevlendirilen rekabet uzmanları, detaylı bir araştırma yaparak ilginç tespitlerde bulunuyor. Rekabet uzmanları, Coca-Cola'nın gazlı içecek pazarında hem 'ev kanalı'nda, hem de 'yerinde tüketim kanalı'nda (bakkal, büfe, restoran vs.) tekel tabir edilen hakim durumda olduğu ve Coca-Cola'nın bayileri ile nihai satış noktaları arasında yapılan sözleşmelerin Rekabet Kurulu'nun çıkardığı 2002/2 sayılı tebliğ ile tanınan grup muafiyetinden faydalanarak gazlı içecek pazarında 'etkin rekabetin oluşmasının önünde engel' oluşturduğunu belirtiyor ve Coca-Cola'ya verilen grup muafiyetinin geri alınmasını Kurul'a rapor ediyor. Rekabet uzmanlarının Coca-Cola'nın aldığı grup muafiyetinin Rekabet Kurulu tarafından geri alınması gerektiği yolundaki bu rapor için son kararı Rekabet Kurulu verecek.