|
|
|
|
|
|
Yeni nesil sirkle tanıştı
Avrasya Sirki'nin artık minik öğrencileri de var. Akçaylı çocuklar hem eğlenip hem de akrobatlık öğreniyor. Onlar belki de gelecekte ünlü birer sirk sanatçısı olacak.
40 minik akrobat Sıradışı yaşam tutkularıyla Türkiye'yi adım adım dolaşan Aylin ve Servet Yalçın'ın kurduğu Avrasya Sirki'nin 40 minik öğrencisi var. Hepsinin hayali bir gün gösteriye çıkmak.
Eğitici bir okul Sirk sanatçılığı her türlü risk ve heyecanına rağmen çok da eğitici. Özellikle bu konuda eğitim alan küçük yaştaki çocukları yaşama hazırlıyor ve onların özgüvenlerini artırıyor.
Minikler akrobatlığı çok sevdi
Akçay'da açılan sirk okulunun başarılı öğrencileri, geleceğin akrobatları olmaya aday. En küçüğü altı yaşında olan çocuklar, Avrasya Sirki'nin heyecanlı okulunda akrobasiden jonglörlüğe kadar pek çok dalda eğitim alıyor.
Edremit'e bağlı küçük bir yazlık beldesi olarak tanınan Akçay'da akşamüstü saatleri... Yaşları 6 ile 12 arasında değişen bir grup meraklı çocuk, denizden çıkıp, kırmızı renkli küçük bir çadırda toplanmış. Ellerinde hullahop ve labutlarıyla birazdan başlayacak sirk okulu dersine hazırlar. Onlar mahallelerine gelen Avrasya Sirki'nin açtığı sirk okulunun ilk öğrencileri. Gelecekte birer akrobat veya jonglör olup olmayacakları henüz tartışılır durumda; ancak Ukraynalı hocaları Viladimir Polansky'ye meraklı bakışları, eğlenceli bir yaz geçirdiklerinin kanıtı. İki yıl önce Türkiye'nin ilk uluslararası sirki olarak kurulan Avrasya Sirki, şimdiye kadar Erzurum'dan Diyarbakır'a Türkiye'nin dört bir yanını gezmiş. Toplam 120 kişinin çalıştığı, 12'şer TIR ile dolaşan iki tane çadırları var. Her ikisi de durmadan geziyor. Avrasya Sirki'nin kurucusu Servet Yalçın, uzun yıllar Anadolu'da amatör tiyatro topluluklarında çalıştıktan sonra sirklere merak sarmış. Çocuklara sirk kültürünü tanıtmak isteyen Yalçın, nihayet bu amacına ulaştığı için çok mutlu: "Sirke ilk ilgi duyduğum günden bu yana bir sirk okulu aradım. Büyüyünce Avrupa'ya gittim. İsviçre, Hollanda ve Almanya gibi ülkelerdeki sirk sanatçılarıyla tanıştım. Sonunda imkânı olmayan çocuklar için bu okulu açtım. Sirkte tüm eğitimler ücretsiz." Üç hafta önce başlayan okul, haftada ikişer saatten üç gün olarak gerçekleştiriliyor. Şu an yaklaşık 40 öğrencisi var. Aileler ilk başta böyle bir okula korkuyla yaklaşmış. Ancak şimdi çocuklarıyla gurur duyuyorlar. Çünkü sirk okuluna katılan çocukların hepsinin bu işi meslek olarak seçmesi şart olmasa da, onları hayata hazırladığı ve bir yaşam kültürü verdiği açık.
'SİRK SANATI, DENGEDİR' 15 Ağustos'a kadar devam edecek okulda dersler denge eğitimiyle başlıyor. Yalçın'a göre zaten sirk sanatı da denge üzerine kurulu olduğu için "Bu da aslında hayatın dengesi," diyor. Denge çalışmaları denilince akla ilk gelen ip üzerinde yürüyen bir akrobat olsa da henüz öğrenciler, o aşamaya gelmiş durumda değil. Şimdilik dengeyi sağlamak amacıyla bir silindirin üzerine konulan tahtada sabit durmaya çalışıyorlar. İki öğretmenleri var. Birincisi bu okul için Ukrayna'dan gelen Kiev Devlet Sirki'nin öğretmenlerinden Viladimir Polansky. İkinci öğretmen ise minik akrobatların 'Aylin Abla'sı; yani Aylin Yalçın. Hepsi, sempatik tavırlarından dolayı onu çok seviyor. Denge çalışmalarından sonra küçük akrobasi denemeleri yapılıyor. Kemik yapısı uygun olan çocuklarla artistik jimnastik gösterileri hazırlanacak. İsteyen çocuklar jonglörlük gösterilerinde rol alacak. Bu gösterilere katılmak için neredeyse tüm çocuklar birbirleriyle yarış halinde. Bizim katıldığımız derste özellikle erkek çocukların en merakla takip ettikleri ders konusu, üç topu aynı anda nasıl çevirebilecekleriydi. Sirk okulunun devamı ise eylül ayından itibaren İstanbul'da yapılacak. Yine ücretsiz olarak gerçekleştirilecek olan okul, bu kez uzun süreli olacak. Yalçın, profesyonel bir akrobat olmak isteyen minikleri uyarmadan geçemiyor: "Sirk sanatçısı olmak kolay değil. Hava akrobasisinin bile 36 çeşidi var. Profesyonel eğitimde bir öğrenciye bir öğretmen düşer. Bu yüzden çok az sanatçı yetişir." Akçaylı miniklerin bu yaz en büyük şansı, mahallelerinde iki ay kalan sirki hayranlıkla izlemelerinin yanı sıra bu sirkin bir parçası da olabilme imkânı bulmaları. Onlar bu tatil günlerinde kendilerini hayal dünyasında gibi hissediyor. Öyle ki katıldıkları derslerden sonra her gece de Avrasya Sirki'nin gösterisini ezbere izliyorlar. Hem de gözlerindeki benzer parıltılarla...
ECE KOÇAL
|
|
|
|
|
|
|
|
|